Türkiye günlerdir Yenidoğan Çetesi’ne konuşuyor. Çete üyeleri tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Ancak yenidoğan çetesinin faaliyetlerinin devam ettiği yönünde iddialar gündemde.
Türkiye’nin gündeminde günlerdir Yenidoğan Çetesi var. Sgk’yı dolandırmak için bebeklerin canına kasteden çete üyeleri Geçtiğimiz günlerde tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Ancak başka bir iddia gündeme geldi. Karar’da yaralanan habere göre, Yenidoğan Çetesi mağduru olduğunu iddia eden bir aile bir gün Nisan ayından sonra da çetenin faaliyetlerinin devam ettiğini iddia etti.
BEBEKLERİNİ 6 GÜN ÖNCE KURTARABİLDİLER
KARAR’da yer alan habere göre Yenidoğan Çetesi mağduru bir ailenin avukatı önemli iddialarda bulundu. Avukat Özge Karaca, ailenin 36 günlük bebeklerini çetenin elinden henüz 6 gün önce kurtarabildiğini söyledi. Ayrıca Avukat Karaca, medya da yer alan hastanelerin dışında başka şüpheli hastaneler olduğunu da öne sürdü.
Avcılar Hospital’da tedavi edilen bebeğin babası Evren Geçkin başından geçenleri anlattı. Bebeğin doğduğu günden beri hastane tarafından çeşitli sebeplerle taburcu edilmediğini ve taburcu işlemlerinin sürekli ertelendiğini söyleyen baba, en son 19 Ekim Cumartesi günü taburcu etmeyi planladıklarını dile getirdi.
32 Gün boyunca bebeklerini farklı bir hastalık çıkararak küvezde tuttuklarını söyleyen baba, “Bizim ilk çocuğumuz. Endişe ettik, dediklerini dinledik. Durum böyleyken biz de haberlerdeki olaylar da büyüyünce bu defa aramalarını beklemeden gidip taburcu ettik. Biz ısrar ettik. Artık iyice şüphelenmiştik çünkü.” İfadelerini kullandı.
Bebeklerine hastaneden aldıktan 2 saat sonra hastanenin de kapatıldığını söyleyen baba, 36 günlük bebeklerinin 32 Gün boyunca orada tutulduğunu, bu skandalın ortaya çıkmaması durumunda bebeklerine ne olacağını bilmediklerini dile getirdi.
RAPORLARI TESLİM ETMEDİLER
Hastane ile ilgili şüphelerini arttıran sebepleri anlatan Baba Geçkin, hasta raporlarının sistemde kaydının tutulmamış olduğunu, epikriz raporunu sekreterden talep ettiklerini fakat sekreterin veremediğini söyledi. Hafta içi doktorun bakacağını ve sisteme giriş yapılması durumunda kendilerine raporların teslim edileceğinin söylendiğini belirten baba, “Biz sorana kadar raporlar neden sisteme girilmiyordu? Bebeğimizi emanet ettiğimiz yerde bebeğe ne yapıldığının kaydı tutulmuyor.” Diye konuştu.
HER ŞEY DOĞUM SÜRECİNDE BAŞLADI
Baba Geçkin Aslında şüpheli olayların doğum sürecinde başladığını dile getirdi. Doğumun başka bir hastanede gerçekleştiğini fakat sonrası bakım için öneri üzerine gideceklerini zannettikleri hastanenin başka bir hastane çıktığını belirterek Şöyle devam etti:
“17 Eylül 2024 tarihli günün öğlen saatlerinde ben iş yerindeyken eşim tarafından aranıp, suyu geldiğini öğrendim. Hemen doğum öncesi kontrollerini yaptırdığımız Bahçelievler Özel A Plus Hastanesi’ne gittik. Doğum orada gerçekleşti. Doktorumuz Jale Demir’di. Op. Dr. Jale Demir. Doğumdan sonra ‘Şu an solunum sıkıntısı var erken doğumdan dolayı, ancak ciddi bir problem değil, neredeyse tüm erken doğumlarda görülebilir, ben sizi yeterli kuvözimiz olmadığı için Florya Hastanesi’ne sevk edeceğim, oranın başhekimi benim arkadaşım zaten, aksi bir durum olmaz ise tahmini anca 5-6 gün kalır kuvözde, zaten biz de süreci uzaktan sıkı takip edeceğiz.’dedi.”
KUVEZ OLMAMASI GEREKÇESİYLE GÖNDERDİLER
Önce Florya Hastanesi’ne gittiklerini ancak burada küvez olmaması gerekçesiyle Avcılar Hospital hastanesine sevk edildiklerini belirten baba, O anda bebekleri için endişeli olduklarından durumu sorgulamadıklarını ifade etti. Durumun ne kadar şüpheli olduğunu şimdi idrak edebildiklerini belirten baba, daha sonra doğum doktoru Jale Demir ile görüştüklerinde doktorun da hastane olayından habersiz olduğunu anladıklarını şöyle anlattı:
“Zaten oğlumu o hastaneden taburcu ettirdikten sonra doğum doktorumuz Jale Hanım’ın yanına gittim. Konuşmak istedim. Jale Demir ile kendi odasında toplantı yaptık. Kendisi bize takip etme sözü vermesine rağmen ‘sizin Florya Hastanesinde olduğunuzu sanıyordum, ordan neden Avcılar Hastanesi’nesevk ettiklerini bilmiyorum. Ama isterseniz Florya Hastanesi’ni arayabilirim’ dedi. Kendisi benim yanımda telefonla aradı ama dışarı çıkarak konuştu.Burada şüphelendim. Biraz agresif davrandı.’Ben ve hastane olarak içimiz rahat, ne gerekiyorsa yaparız’ dedi. Sonra ayrıldım yanından.”
SÜREKLİ YENİ HASTALIK ÇIKARDILAR
Avcılar Hospital’da kendilerine bebekleri ile ilgili Sürekli yeni bir hastalık uydurulduğunu belirten Baba sözlerini şöyle sürdürdü:
“Doktorumuz Hayrettin Yıldız, sorumlu hemşire Serenay Şenkalaycı’ydı. Dr. Hayrettin Yıldız saat 09:00’da gelip, vizite alırdı. 15 dakika sonra bizi görüşmeye çağırıp, bilgi verirdi. Sonradan öğrendik ki Hayrettin Yıldız ile Yenidoğan çetesinin elebaşı Fırat Sarı yakın arkadaşlarmış. Başhemşire Şenkalaycı hakkında ise medyaya yansıyanları görüyoruz zaten.”
“Bebeğimizi hastaneye sevk ettikten 2-3 gün sonra durumu kötüleşmeye başladı. Hatta ölme derecesine kadar geldiğini söylediler. Böbreklerinin çalışmadığını ve idrar yapamadığını, bu sebepten dolayı ödem olduğunu ve durumunun ciddiyetini koruduğunu söyledi. Birkaç gün sonra akciğerlerinde kanama başladığını ve vücudunda enfeksiyon olduğunu söylediler. Bu süreç yaklaşık 2,5 hafta kadar sürdü. Sonra kansızlık olduğu için bir süre kan takviyesi yapılması gerektiğini söylediler. Son haftalara doğru kilosu yetersiz bir süre daha bizimle kalması şart denildi. O dönemde oğlumuza verdiğimiz sütleri temin edip etmedikleri hakkında da şüpheliyim. Sonuç olarak 32. Gününde taburcu ettik. Yani her erken doğan bebekte görülebilecek bir solunum sorunundan akciğer kanamasına ve hatta sadece serumla beslenmeye kadar gitti.”
“Avcılar Hospital’dan oğlumuzu aldığımızdan beri gitmediğimiz doktor kalmadı.Her şeyi için tek tek kontrol ettiriyoruz şu an. Özel hastanelere de güvenimiz kalmadığından devlet hastanelerine gidiyoruz. Ancak ne yazık ki Avcılar Hastanesi’nde epikriz raporları sisteme girilmediği için devlet hastanelerine kontrole götürdüğümüzde bize sonuçları göremedikleri için tekrardan test yapmamız gerektiğini söylediler. Böbreklerinde KAH değeri yüksek çıktığı için takibe aldılar ve çok kuvözde kalıp kalmadığını sorunca aldığı cevaplarla bu sebepten olabileceğini söylediler. Hepsi bu çocuk kuvözde fazla mı kaldı diye sordu.Kilo alımı yavaş, kuvözde kaldığı süreçte yetersiz beslenme olabilir dediler ve takibe aldılar.”
BAŞKA HASTANELER DE VAR
Aileninle avukatı Özge Karaca ise Yenidoğan çetesinin nisan ayında çökertildiğinin iddia edildiğini fakat şu anda çetenin faaliyetlerine devam ettiğini dile getirdi. Kamuoyunda bilinen 19 hastane dışında başka hastanelerde olduğunu söyleyen Avukat, Bu durumun takip edilmesi gerektiğini ifade etti.