Etiket: Video

“Türkiye’de 23 Milyon Hanenin Yüzde 80’İ Boşa Enerji Tüketiyor”

Sıfır Enerji Binalar alanında yılın en kapsamlı etkinliği olarak bu yıl “ZeroBuild Possible-Sıfır Enerji Mümkün” sloganıyla düzenlenen ZeroBuild Summit’23 4. Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi, İstanbul’da başladı. 29 Nisan tarihine kadar sürecek zirvede, 17 oturumda 100’e yakın yerli ve yabancı konuşmacı yer alıyor. Zirvenin açılışında konuşan ZeroBuild Summit’23 Direktörü Doç. Dr. Gamze Karanfil Kaçmaz, “Sıfır Enerji Binalar için artık adımlarımızı daha büyük atmalıyız” dedi. Günün önemli konu başlıklarından biri de ‘Sıfır Enerji Binalar’da Finansman’ oldu. VERİMDER İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin, “Türkiye’de 23 milyon hanenin yüzde 80’i boşa enerji tüketiyor” açıklamasında bulundu. 

 

Enerji tasarrufunun yanı sıra, Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin ardından yapı ve inşaat sektöründe hızlı bir kentsel dönüşüm gündeme otururken, Avrupa Birliği’nde 1 Ocak 2021 itibariyle zorunlu hale getirilen Sıfır Enerji Binalar’a dönüşümü hızlandırmak ve tüm taraflar özelinde kamuoyu oluşturmak amacıyla düzenlenen ZeroBuild Summit’23, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde dün başladı. Zirvenin açılış konuşmasını; ZeroBuild Summit’23 Direktörü Doç. Dr. Gamze Karanfil Kaçmaz, Baymak Kurumsal İletişim Direktörü Belgin Evcimen ve NP Betek Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Arzu Uludağ Elazığ yaptı.  

 

ZeroBuild Summit’23 Direktörü Doç. Dr. Gamze Karanfil Kaçmaz; enerji tasarrufu sağlayan, çevreye dost ve afetlere dayanıklı yapılar olarak dikkat çeken; ısıtma, soğutma, aydınlatma ve diğer tüketimleri için çok düşük miktarda enerji ihtiyacı olan ve bu ihtiyacını da tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarından temin eden binalar inşa etmenin, mevcut konut ve hizmet binalarının yenileme çalışmalarında Sıfır Enerji’yi bir prensip olarak benimsemenin mümkün olduğunu belirterek şunları söyledi: “Toplam tüketilen enerjinin yaklaşık yüzde 30’unu sadece binalarda kullanıyoruz. Sıfır Enerji Binalar ile enerji verimliliğinin artırılması, fosil yakıt kullanımının minimuma indirilmesi ve aynı anda yenilenebilir enerji kaynaklarına odaklanılması, enerjide dışa bağımlı olmanın risklerinden korunmamızı sağlarken, bu prensibi benimsemenin gelecek nesillere daha yaşanır bir dünya bırakma sorumluluğumuza da büyük ölçüde katkı sunacağı inancındayız. Artık adımlarımızı daha büyük atmanın zamanı.”

 

“Önümüzdeki Yıl ZeroBuild Okulu’nu Açmayı ve Bilimsel Bir Kongre Hayata Geçirmeyi Hedefliyoruz”

Konuşmacı olarak yer aldığı açılış oturumunda toplumun artık Sıfır Enerji Bina’larla ilgili daha fazla bilgi sahibi olması gerektiğine dikkat çeken ZeroBuild Institute İcra Direktörü Doç. Dr. Ümit Ünver; ZeroBuild Institute olarak ilk hedeflerinin Sıfır Enerji Binalar konusunda insanları bilinçlendirmek olduğunu belirtti. Ünver, enstitü olarak hem ülkemizde hem de küresel ölçekte çok önemli çalışmalara imza attıklarını belirterek; “Google Akademik tarafından tanınan uluslararası bir dergi çıkarmaya başladık. Önümüzdeki yıl ZeroBuild Okulu’nu açmayı ve bilimsel bir kongre hayata geçirmeyi hedefliyoruz” açıklamasında bulundu. 

 

“Eyleme Geçilmezse, Küresel Sıcaklık Artışının 1,5°C ile Sınırlandırılması Hedefi İmkansız Hale Gelecek”

Sürdürülebilir Yapılı Çevre için Uluslararası Girişim-ISBE İcra Direktörü Nils Larsson, enerji verimliliği açısından potansiyel olarak çok faydalı olabilecek bazı bina performansı kavramlarının görmezden gelindiğinin ya da kısmi olarak uygulandığının altını çizdi.

 

Bu noktada, enerji verimliliği yüksek binalar için dizayn sürecinin en önemli unsurlardan biri olduğunu belirten Larsson; “Birçok tasarımcı ve yatırımcı, ne yazık ki dizaynı görsel tasarım kriterleri üzerinden değerlendiriyor. Ancak binanın doğru dizaynı, iklimsel ve çevresel faktörlere göre tasarlanmasıdır. Burada ‘Entegre Dizayn Süreci’ (Integrated Design Process – IDP) kavramı öne çıkıyor. IDP, iklimsel ve yapısal ihtiyaçları tasarımın en erken sürecinden itibaren merkeze alıyor. Dünyadaki tüm örnekler gösteriyor ki; efektif bir uygulamayla soğutma, ısıtma, aydınlatma gibi sistemlerin enerji girdilerini sürekli kontrol ederek yüksek verim elde edebiliriz” dedi. 

 

Ayrıca konuşmasında karbon emisyonlarını azaltma ve önleme yollarına da değinen Larsson, Sinerji Alanı Konsepti’ni (Synergy Zone) de tanıtarak; “Bu konsept, farklı kullanım ve yapılandırmalara sahip bina kümelerinin bir araya gelerek termal enerji, yenilenebilir enerji çıktıları veya gri sudaki fazlalıkları ve eksikliklerin dengelenmesini sağlıyor. Ekonomik aktif termal transfere izin verecek şekilde tasarlanmış küçük kümeleri içeriyor ve binalar arasındaki enerji transferini kolaylaştırıyor” diye konuştu. Bu konseptin daha fazla uygulanması gerektiğini belirten ve 2025 yılına kadar karbon emisyonu kesintilerinin yüzde 15,5 oranında azaltılması gerektiğine dikkat çeken Larsson; eyleme geçilmezse, küresel sıcaklık artışının 1,5 derece ile sınırlandırılması hedefinin imkansız hale geleceğini ve bu nedenle konuya acilen müdahale edilmesi gerektiğini vurguladı.

 

Açılış oturumuna video mesajı ile katılım gösteren Aristotle University Thessaloniki Editor in Chief of International Journal of Sustainable Energy and Buildings Journal Prof. Agis M. Papadopoulos ise hem Yunanistan hem de Türkiye’de oldukça aktif fay hatlarının bulunduğunu hatırlatarak; “Türkiye’nin yaşadığı son büyük depremlerde gördük ki; depreme karşı son düzenlemelere göre inşa edilen binalar, kendileri hasar görseler dahi, bina sakinlerini koruyor. Ayrıca 2010’dan sonra inşa edilen binaların enerji verimliliği ve depreme dayanıklılık performanslarının da oldukça iyi olduğunu söyleyebiliriz. İki ülkenin de gelecek depremlere karşı bu binaların sayısını artırması hayati önem taşıyor” açıklamasında bulundu. 

 

“Kadıköy Belediyesi Olarak 400 m²’nin Üzerindeki Parsellere Sarnıç Zorunluluğu Getirdik”

Açılış konuşmalarının ardından gerçekleştirilen “Sıfır Enerji Binalar ve Kamu Yaklaşımı” oturumunda; Kadıköy Belediyesi Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Bursa Valiliği Enerji Yönetimi Bölümü Enerji Yöneticisi Levent Yazıcı ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği ve Tesisat Daire Başkanı Makine Yüksek Mühendisi Murat Bayram konuşmacı olarak yer aldı. 

 

Kadıköy Belediyesi’nde hayata geçirilen kentsel dönüşüm süreciyle ilgili bilgiler paylaşan Kadıköy Belediyesi Başkanı Şerdil Dara Odabaşı; kentsel dönüşümün depreme dayanıklılığa indirgendiğine, oysaki iklim değişikliğini de kapsayacak şekilde ekonomik, sosyal, çevresel, sürdürülebilir şehirler kurma ilkesi taşıması gerektiğine değindi. Belediye olarak; insan ve doğa bağının kurulması, toplu taşıma, bisiklet yolları, sosyal bütünleşme, kültürel değerlerin yaratılması gibi faktörlerin sürdürülebilir şehirleşmede ana hedefleri arasında yer aldığını belirten Odabaşı atılımlarını şöyle aktardı: “Su verimliliği ve yağmur suyu hasadına ilişkin planlamamız kapsamında; her ne kadar yürürlükteki imar yönetmeliğinde bin metrekarenin üzerindeki parsellerde yapılacak yeni binalarda sarnıç zorunluluğu getirilse de, Kadıköy Belediyesi olarak bu metrekareyi 400 metrekare olarak belirledik. Bu oran Kadıköy’ün yaklaşık yüzde 50’sinden fazlasını kapsıyor. Bununla birlikte, 2 bin metrekarenin üzerindeki parsellerde yağmur suyu toplama tankı projesinin yanında, gri su toplama tankına dair mekanik teçhizat projesi zorunluluğu da getirdik. Binaların dönüşümünde yenilenebilir enerji kaynaklarından güneş panellerinin zorunlu tutulmasına ilişkin çalışma başlattık. Bu uygulamayı Kadıköy’ün bir bölgesinde sınırlı tuttuk. Yaklaşık bin adet yapının bulunduğu ve bu yapıların sadece yüzde 7’sinin yenilendiği sahil adası bölgesinde, bu değişiklik ile minimum 5 kilowatt gücündeki güneş panellerinin kullanımını iskân şartı haline getirdik.”

 

“Belediye Olarak Hedefimiz 2030 Yılına Kadar Kurum Binalarımızda Yenilenebilir Enerji Yatırımını 2,5 Megavata Çıkarmak”

İki uygulamanın da öncelikle Kadıköy Belediyesi hizmet binalarında ve parklarında uygulanmaya başlandığına dikkat çeken Odabaşı, “Kadıköy Evlendirme Dairesi’nin çatısına kurduğumuz solar güneş panelleri ile enerji ihtiyacımızın yüzde 40’ını karşılar hale geldik. Hedefimiz; kurum binalarımızda kurulu gücü 1 megavat olan yenilenebilir enerji yatırımını 2024 yılı sonuna kadar gerçekleştirmek ve yaklaşık 700 ton karbondioksit emisyonunun azaltılmasını sağlamak. 2030 yılına kadar ise bu yatırımı 2,5 megavata çıkartmayı planlıyoruz. Karbon salınımlarının azaltılması için hedefimiz; ilçemizde karbon salınımlarının yüzde 40’ına neden olan binalarda enerji verimliliğini artırmak ve enerji performans sınıfının C’den B’ye yükseltilmesi. Kadıköy Belediyesi olarak inşaat metrekaresine bakılmaksızın tüm binalarda Neredeyse Sıfır Enerji Bina uygulanmasını zorunlu tutacağız” dedi.  

 

“Son 4 Ayda, 5 Binin Üzerinde Yönetmeliğe Uygun Neredeyse Sıfır Enerji Bina Yapıldı”

Türkiye’de T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın enerji verimliliği merkezinde yaptığı atılımları aktaran T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği ve Tesisat Daire Başkanı Makine Yüksek Mühendisi Murat Bayram, enerji verimliliği konusunun birçok farklı noktadan ele alınması gerektiğine dikkat çekerek, “Şu an Türkiye’deki konutların ortalama enerji tüketimi metrekare başına 120 kilowatt. Bu bize, binaların enerji tüketimi, yalıtımı, ısıtma ve soğutma sistemleri gibi faktörlere göre değerlendirilerek enerji sınıfının belirlendiği Enerji Kimlik Belgesi sisteminin verdiği bir sonuç. Bu kilovatı süreç içerisinde sürdürülebilir bir şekilde düşürmek için çalışıyoruz. Bir bina, kabuğunun ihtiyaç duyduğu enerjiyi minimumda tutmalı. Bu minimum enerjiyi de yerinde ve yenilenebilir enerji ile karşılamalı. Yani bina, ihtiyaç duyduğunu kendi üretip kendi tüketecek; gelecekteki tüm yapılarımız da bu şekilde olacak. Bu yolculuğa 2023 yılında başladık, 2053 yılında hedefimiz artık tamamen net Sıfır Enerji Binalar’ın hayatımızda olması. Burada mühendis ve mimarların önemi ve değeri artıyor; çünkü bunlara karar verecek olan onlar” açıklamasında bulundu.

 

Sıfır Enerji Bina sürecinin ilk fazının Neredeyse Sıfır Enerji Bina sayısını artırmaktan geçtiğini belirten Bayram, “Bakanlık olarak NSEB ile ilgili çok ciddi bir çalışma yaptık; detaylı bir kılavuz hazırladık ve yol haritasını web sitemizden yayınladık. Son 4 aylık sürece baktığımızda, yaklaşık 5 bin tane bina NSEB tanımına uygun olarak yapıldı. Yeni yapılan binalarda, iskân aşamasından ruhsat aşamasına kadar tüm süreçlerde NSEB olup olmadığını takip edebiliyoruz. Bu konuda vatandaşlarımızı desteklemek için enerji kimlik belgesi, NSEB’e yönelik renovasyonlar noktasında teşvik, destek, düşük faizli krediler gibi finansal destekler konusunda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi. 

 

“Sıfır Enerji Binalar İçin 2050’ye Kadar 23,6 Trilyon Dolara İhtiyaç Var”

Günün önemli konu başlıklarından biri de Sıfır Enerji Binalar’da finansman oldu. “Sıfır Enerji Binalar ve Finansman” başlıklı oturumda, Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği – VERİMDER İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin ve OECD Türkiye Büyükelçisi ve Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği – YENADER Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin konuşmacı olarak yer aldı.

 

OECD Türkiye Büyükelçisi ve Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği – YENADER Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin, küresel iklim krizinin etkilerinin Avrupa’nın önemli bir kısmında yaşanan kuraklık kriziyle de gözlemlendiğini belirterek; “Önümüzdeki dönemde iklim krizinin yönetimi ve havaya karbon salınımının minimum düzeyde tutulabilmesi için enerji verimliliği konusunda uluslararası teşkilatlar çatısı altında ve ülkelerle bu süreçler nasıl iyileştirilebilir? Rusya Ukrayna savaşı başta olmak üzere, küresel riskler ve küresel tedarik zincirindeki yeniden yapılanma gündemde. Türkiye gibi yakın coğrafyadaki ülkelerden daha fazla ürün tedariki için izlenecek strateji konuşuluyor. Ülkelerin kendi kendilerine yetebilme kapasitelerinin artırılması ve bu bağlamda Çin ve Asya’ya olan bağlılığın azaltılmasıyla ilgili yeni çabalar söz konusu. Rüzgar, güneş, hidro, jeotermal, bio başta olmak üzere tüm yenilenebilir enerji teknolojileri ve kapasitesiyle ilgili olarak başta Türkiye olmak üzere, tüm OECD ülkelerinin attığı büyük adımlar için ülkelere her yıl minimum 1 trilyon dolar civarında yeni yatırım hamleleri planlanıyor. Her yıl düzenli olarak bu tutar ile devam etmesi gereken yenilenebilir enerji yatırımları hamlesi başta olmak üzere enerji verimliliği, yalıtım ve yenilenebilir enerji teknolojileri kapasiteleriyle ilgili yürütülecek olan süreçler ve bu kaynak nasıl sağlanacak? 2050 yılında kadar 23,6 trilyon dolarlık küresel finansman kaynağına ihtiyaç var” diye konuştu.    

 

“Kompozit Malzemelerin Doğru Kullanımıyla Doğalgaz Faturası Yüzde 50’ye Kadar Düşürülebilir

VERİMDER İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin ise, Türkiye’de tüketilen enerjinin yüzde 45’inin binalarda tüketildiğine dikkat çekerek, “Burada bir verimlilik açılımı yapmamız lazım. 23 milyon tescilli hanenin yüzde 80’i enerji verimliliğine haiz değil, boşa enerji tüketiyor” dedi.  

 

“Dört kişilik bir ailenin bir aylık geçinme maliyetine yani ortalama 25 bin TL’ye binayı verimsizlikten tecrit edebiliyoruz” diyen Emre Alkin, sözlerini şöyle tamamladı: “Fakat, bu kompozit malzemelerin doğru uygulanması gerekiyor. Böyle olursa doğalgaz faturası yüzde 50’ye kadar düşebilir. Her yıl 5-7 milyon dolar arasında enerji tasarrufu yapabiliriz. Bu yatırım, 3 yıl içerisinde amorti edilebiliyor. Burada en önemli konu; finansman. Ancak para kuruluşlarının hep imtina ettikleri bir konu bu. Finansmanın doğru kullanımı konusunda ortada bir güvensizlik de var. Demokrasiye yeni geçiş yapmış ülkelerin finansman sorununu çözmek lazım. Şartlara bağlanmış uluslararası bir finansman, öncelikli konu. Küresel standart belirlenerek bir fonlama sağlanarak adalet ve eşitlik içinde dağıtılması gerekiyor.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Porsche Yeni Cayenne’de yepyeni bir sürüş ve yolculuk deneyimi sunacak

Porsche, yeni Cayenne’in iç mekanında yepyeni ve yenilikçi bir mimari sunuyor. Kokpitinde dijital ve analog unsurlar arasında kusursuz bir denge kuran Yeni Cayenne, yeni ekran ve kontrol konsepti, kavisli tasarıma sahip dijital gösterge paneli, video akışı işlevli yolcu ekranı, optimize edilmiş bağlantı fonksiyonlarıyla sürücü ve yolcular için yepyeni bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. 

 Porsche, 18 Nisan günü Çin’deki Auto Shanghai fuarında dünya prömiyerini yapacak olan yeni Cayenne ile çığır açan bir ekran ve kontrol konsepti sunuyor. Porsche Sürücü Deneyimi, tamamen dijital bir ekran, çok yönlü kişiselleştirme ve sezgisel kullanım anlamına geliyor. Merkezde, odak noktasını sürücü oluşturuyor. En önemli kontroller ise direksiyon simidinin etrafında konumlandırılmış durumda. Bu sayede yeni ve daha da zengin bir sürüş deneyimi yaratılıyor.

Yeni kokpit tasarımı Porsche’nin elektrikli spor otomobili Taycan’ın öne çıkan kokpit unsurlarını alarak bunları ilk kez, içten yanmalı motora sahip bir Porsche’ye aktarıyor. Kokpitte değişken ekran seçeneklerine sahip kavisli dijital gösterge paneli, yeniden tasarlanmış bir orta konsol ve yeni nesil direksiyon simidi bulunuyor. Yeniden konumlandırılan vites seçici artık direksiyon simidinin sağında yer alıyor. Bu sayede orta konsolda sofistike siyah panel tasarımlı büyük klima kontrollerine yer açılmış oluyor. Yolcular, opsiyonel yolcu ekranı sayesinde araç ve sürücü ile yeni bir etkileşim seviyesi deneyimliyor. Optimize edilmiş bağlantılılık fonksiyonları ise yeni iç mekan konseptini tamamlıyor.

Sürücü odaklı ve interaktif: Cayenne’in yeni kokpiti

Yeni Porsche Cayenne, hem sürücü için hem de yolcular için yepyeni bir kokpit deneyimi sunuyor. Otomobil, sürücü odaklı sürüş deneyimini yeni interaktif unsurlar ile yolcular için de eşsiz bir sürüş deneyimine dönüştürüyor. 12,6 inç genişliğindeki kavisli ekrana sahip tamamen dijital gösterge paneli üst koruma kapağı içermeyen modern ve ince bir tasarıma sahip. Sürücü, donanım seviyesine göre değişkenlik gösteren gösterge panelinde yedi adete kadar görünüm arasından seçim yapıyor. Devir saati, Navigasyon, Gece Görüş Asistanı veya 3D sürüş destek sistemi ön planda olacak şekilde seçim yapılabiliyor. Ayrıca, sadeleştirilmiş görünüm ve klasik modlarda diğer seçenekler arasında yer alıyor. Klasik mod, Porsche’nin tipik beş ögeli gösterge paneli tasarımını dijital çağa taşıyor.

Yeni Porsche Sürücü Deneyimi’nin bir diğer önemli özelliği de dijital ve analog unsurlar arasında kurulan denge. Sürüş deneyimi için önemli olan tüm kontroller doğrudan direksiyon simidinin etrafında konumlandırılmış durumda. Porsche’nin geleneksel özelliklerinden biri olan motor çalıştırma düğmesi direksiyonun simidinin solunda yer alıyor. Vites seçici artık direksiyon simidinin sağında, gösterge paneli ile merkezi ekran arasında konumlanıyor. Bu sayede orta konsolda analog kontrollere ve daha fazla saklama alanına sahip yeni, büyük klima kontrol paneli için yer açılıyor. Yeni Cayenne’de sürücü destek sistemleri için tamamen yeniden tasarlanmış kontrol grubu da doğrudan direksiyon simidine entegre edilmiş.

Önceki modele kıyasla tamamen yeniden tasarlanan çok işlevli spor direksiyon simidi, 911 temel alınarak geliştirildi. Normal, Offroad, Sport ve Sport Plus modlarını doğrudan direksiyon simidi üzerinden seçmeye yarayan sürüş modu düğmesi artık standart olarak direksiyonda yer alıyor. Gösterge panelindeki işlevleri ve tasarımları seçmek için kullanılan yeni geçiş düğmesi de opsiyonel baş üstü göstergesi kontrolleri gibi doğrudan direksiyon simidinde yer alıyor.

Orta konsoldaki yeni klima kontrol paneli, siyah panel tasarımlı cam yüzeyi ile seçkin görünüm sağlıyor. Klima ayarları, net şekilde düzenlenmiş kontrol yüzeyinde hızlı ve sezgisel olarak yapılabiliyor. Dokunmatik tanıma ve dokunsal geribildirimin mekanik klima düğmeleri ve fiziksel ses kontrolörü ile kombinasyonu, hem dokunsal hem de estetik açıdan hoş bir işlevsellik sağlıyor.

Yüksek çözünürlüklü 12,3 inç genişliğindeki merkezi ekran, Porsche Communication Management’ın (PCM) kontrol merkezi niteliğinde. Daha önce olduğu gibi, sürücü buradan standart navigasyon ve multimedya işlevlerinin yanı sıra çok sayıda sürüş ve konfor işlevine erişim sağlayabiliyor. Opsiyonel olarak tercih edilebilen 10,9 inç genişliğindeki yolcu ekranı, Porsche Cayenne’in yepyeni özelliklerinden bir diğeri. Ek dokunmatik ekran, önde bulunan yolcunun navigasyonu kontrol edebilmesine veya bir medya hizmetini seçerek sürücünün üzerindeki yükü alabilmesine olanak sağlıyor. Ayrıca bu ekran aracılığıyla yolcu video izleyebiliyor. Ekranın üzerinde bulunan özel katman sayesinde ekran, sürücü koltuğundan görülemiyor. Bu sayede sürücünün dikkatinin dağılmasına engel oluyor.

Lüks ve sportif his

Porsche Cayenne kendi segmentindeki en sportif otomobil ve iç mekanı da bunu yansıtıyor. Sportif ambiyans; dinamik işlevsellik, lüks konfor ve tipik Cayenne tasarım özellikleriyle bir araya getiriliyor. Porsche, yeni Cayenne’deki yeni kontrol konseptini genişliği vurgulayan ferah bir tasarımla sunuyor. Tüm gösterge paneli, orta konsol ve kapı döşemeleri tamamen yeniden tasarlandı. Gösterge panelinin artırılmış yatay vurgusu, iç mekanın daha da geniş görünmesini sağlıyor. Zarif tasarımlı hava menfezleri tipik Cayenne tarzında dikey olarak hizalandı. Porsche, ilk kez kokpitteki tüm hava çıkışlarını ızgarasız olarak tasarladı.

Kapsamlı şekilde artırılmış bağlanabilirlik

Porsche, yeni Cayenne’de bağlanabilirlik özelliklerini daha da geliştirdi. Kablosuz şarj işlevine sahip soğutmalı akıllı telefon saklama alanı yeni Cayenne’de standart olarak yer alıyor. Soğutma işlevi, 15 watt’a kadar kablosuz şekilde şarj etmeye olanak sağlıyor. Çevrimiçi hizmetlerin genişletilmiş entegrasyonu, araç fonksiyonlarının çalıştırılması için sesli asistan Siri’nin kullanılması gibi yeni etkileşim yolları sunuyor. Ayrıca, hem ön saklama bölmesinde hem de orta konsolun arka kısmında iki adet USB-C bağlantı noktası bulunuyor. Tüm USB bağlantı noktaları hızlı şarj işlevi görüyor. Ayrıca ön tarafta bulunan sürücü USB bağlantı noktaları sayesinde akıllı telefon Porsche Communication Management’a (PCM) bağlanabiliyor. Akıllı telefonu otomobile bağlamak için tek yapılması gereken, PCM’deki QR kodu okutmak. Bu sayede Apple CarPlay® ve Android Auto®, ayrıca Spotify® ve Apple Music® gibi entegre uygulamalar dahil olmak üzere pek çok bağlantılılık fonksiyonu kullanıma hazır hale geliyor.

Yeni Araç İçi Video fonksiyonu sayesinde hem araç durağan haldeyken merkezi ekranda hem de sürüş sırasında yolcu ekranında, akış hizmeti sağlayıcı Screenhits TV® aracılığıyla doğrudan video izlenebiliyor.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dacia Jogger Lansmanı Ödülleri Toplamaya Devam Ediyor

11’inci Masters of Events by ACE of M.I.C.E. Awards töreninde Dacia Jogger lansmanı “En İyi Lansman Etkinliği” ve “En İyi Etkinlik Prodüksiyonu” ödüllerini alarak başarılarına yenileri ekledi.

Turizm ve etkinlik sektörünün “Oscar”ları olarak bilinen ve sektörün en iyilerinin ödüllendirildiği Masters of Events by ACE of M.I.C.E. Awards töreninin 11’incisi, 9 Nisan Pazar günü gerçekleşti. Dacia Türkiye, OYAK Turizm Hizmetleri iş ortaklığı ile ezber bozan bir kurguda gerçekleştirdiği Dacia Jogger lansmanıyla iki ödül birden kazanarak önemli bir başarıya daha imza attı.

Törende “En İyi Lansman” ve “En İyi Etkinlik Prodüksiyonu” ödüllerini alan Jogger lansmanının her detayında birbirinden yaratıcı ve etkileyici unsurlar, etkinliğin merkezinde konumlandırıldı. Iğdır ve Kars’ta organize edilen etkinliğin ilk adımı Iğdır’da 12 bin metrekarelik bir alana yayılan Tuzluca Mağaraları’nda gerçekleşti. Dacia’nın yenilenen yüzü ve felsefesi mağara duvarlarında tamamen etkinliğe özel olarak oluşturan “video mapping” prodüksiyonu ile sahnelendi. Dijital sanat gösterileriyle Dacia dünyasının merkezine dönüşen mağaranın farklı bölümlerinde, profesyonel oyuncularla otomobilin modülerliğine odaklanan sürpriz mizansenler hayata geçirildi. 22 projeksiyon ile oluşturulan görsel içerikler, dansçılar ve Jogger modeli ile ortak bir akışın içerisinde enstalasyonlar gerçekleştirildi. Oluşturulan yapay zekâ konseptinin katılımcılar ile bire bir etkileşim kurduğu organizasyonda, Jogger’ın teknik detayları ise mağara içinde lansman için özel olarak tasarlanan konferans salonunda paylaşıldı. Yöreye has lezzetlerden oluşan, mağaranın loş atmosferinde gerçekleştirilen ‘Kayıp Yemek’ konseptiyle misafirlere gastronomi deneyimi de yaşatıldı.

Jogger’ın ilk sürüşlerine bölgenin gizemli coğrafyası ev sahipliği yaptı. Bir mağara içinde yapılan ilk test sürüşü deneyimi ile başlayan; doğa harikası Gökkuşağı Tepeleri, Aras Nehri kıyıları ve Ani Antik Kenti’ni de kapsayan, kartpostallık görüntülerin ortaya çıktığı rotalarda aracın sürüş kabiliyetlerine odaklanıldı. Tüm detaylarında kişiselleştirmelerin düşünüldüğü lansmanda, her bir Jogger isme özel hazırlanırken; lansman alanı katılımcıları maceraya çağıran bisiklet, tavan çadırı, kayak takımları ve port bagaj gibi aksesuarlarla donatıldı.

Jogger lansmanı başarısını ödüllerle kanıtlamaya devam ediyor

Dacia Türkiye, Jogger lansmanıyla ACE of M.I.C.E. Awards’tan kazandığı ödüllerin yanı sıra Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği’nin 2022 Satış ve İletişim Ödülleri’nde basın mensupları tarafından da ”Yılın Basın Lansmanı” seçilerek başarısını kanıtlamıştı.

Ayrıca Global Renault’nun faaliyet gösterdiği tüm ülkelerdeki en iyi iletişim çalışmalarını ödüllendirdiği “Countries Challenge” yarışmasında finalist seçilerek uluslararası platformda da takdirleri kazanmıştı.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Renault Trucks tasarım yarışmalarının birincileri olan Türk gençleri, Fransa’da fabrikayı ziyaret etti

Renault Trucks’ın uluslararası platformda düzenlediği iki ayrı yarışmasının birincileri Burak Süvari ve Enes Bolat, Lyon’da Renault Trucks fabrikasını ziyaret ettiler. 

Renault Trucks’ın düzenlediği Truck World Cup 2020 ve TCK Evolution Tasarım Yarışması’nın birincilik ödüllerinin sahipleri Türk gençleri olmuştu. Pandemi nedeniyle seyahatleri ertelenen Truck World Cup 2020 şampiyonu Burak Süvari ve TCK Evolution Tasarım Yarışması birincisi Enes Bolat, Fransa Lyon’daki Renault Trucks fabrikasını ve Renault Trucks model eski araçların yer aldığı Berliet müzesini ziyaret ettiler. Farklı bir deneyim yaşayan gençler, Renault Trucks Uluslararası Kıdemli Başkanı Olivier de Saint De Meleuc ile görüşüp sunumlara katılırken, Renault Trucks Tasarım Başkanı Paul Daintree’den de plaketlerini aldılar.

Renault Trucks’ın SCS Software ile beraber düzenlediği, tüm dünyadan 3.000’den fazla kişinin katıldığı uluslararası Trucks World Cup Fotoğraf Yarışması’nda Türkiye’den Burak Süvari birinci olmuştu. 

22 yaşında olan ve otomotiv alanında teknisyen olarak çalışma hayatına devam eden Truck World Cup 2020 şampiyonu Burak Süvari, birincilik heyecanının bu ziyaretler sırasında tazelendiğini belirterek; “Tüm dünyadan katılımın olduğu böylesine bir yarışmada birinci olmak benim için çok gurur vericiydi. Lyon’daki fabrika gezimiz ise çok farklı bir deneyimdi. Üstelik ilk defa yurtdışına seyahat ediyor olmam nedeniyle de ayrıca keyifliydi. Lyon’da bir Renault Trucks çekicinin üretim süreçlerine tanıklık ettik. Ayrıca geçmişi neredeyse 130 yıla dayanan bir markanın müzesini ziyaret etmek de oldukça etkileyici bir zamanda yolculuk deneyimiydi. Bu yarışmaya katıldığım ve birinci olduğum için çok mutluyum. Tüm gençleri bu yönde cesaretlendirmek isterim” dedi.

Renault Trucks ve Euro Truck Simulator 2 video iş birliği ile gerçekleştirdiği TCK Evolution Tasarım Yarışması’nda ise Türkiye’den yarışmaya katılan 20 yaşındaki Enes Bolat, tasarımı ile dünya birincisi olmuştu. Tüm dünyadan katılımcıların Renault Trucks modellerini tasarladığı yarışmada, Enes Bolat’ın tasarımı dünyada gerçek bir Renault Trucks aracına uygulanarak sergilenmişti.

TCK Evolution Tasarım Yarışması birincisi Enes Bolat, tutkulu bir Euro Trucks Simulator 2 oyuncusu ve IT sektöründe kariyer yapmayı planlıyor. Bolat, Fransa’da yaşadığı deneyimi aktarırken; “Yarışmadan önce Euro Trucks Simulator 2 oyunundan dolayı Renault Trucks araçlarını tanısam da böyle bir organizasyonun bir parçası olabileceğimi hayal bile edemezdim. Yarışmaya başvurmadan önce Renault Trucks tasarım direktörünün konuşması beni motive etmişti. Daha sonra yarışmayı kazanarak kendisi ile Fransa’da birebir tanışabilme şansını yakaladım. Tasarımım, resmi olarak Euro Trucks Simulator 2 oyununa dahil edildi. Bunun da ötesinde gerçek bir Renault Trucks çekicisine uygulandı ve sergilendi. Tüm bu gelişmelerin ardından dünyanın en köklü otomotiv markalarından Renault Trucks’ın merkezindeydik ve bunu bir şeyleri başararak yapmanın gururunu yaşadık. Bu deneyim, benim gibi kariyer hayatına yeni başlayacak gençler için büyük anlam taşıyor. Kendimi bu anlamda çok şanslı hissediyorum. Gençlerin hayal etmesi ve hayallerinin arkasından gitmesinin ne kadar özel olduğunu bana yaşattıkları için tüm Renault Trucks ekibine teşekkür ederim” diye belirtti. 

Ziyaretleri sırasında Türk gençlerine ev sahipliği yapan Renault Trucks Tasarım Başkanı Paul Daintree ise; “İki ayrı yarışmamıza da dünya genelinden pek çok başvuru oldu. İki yıl üst üste benzer ama farklı içeriklerdeki yarışmalarımızın birincileri Türkiye’den geldi. Bu çok gurur verici. Türkiye, Renault Trucks’ın dünya haritasında bizler için çok dinamik ve önemli bir ülke. Böyle keyifli başarılarda yollarımızın kesişmesi bu nedenle de çok kıymetli. Gençlerimize yarışmalarımıza gösterdikleri ilgiden dolayı tekrar teşekkür ve tebrik ediyoruz” şeklinde açıklamada bulundu. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Daha fazla lüks, daha fazla performans: Porsche yeni Cayenne’i sunar

Porsche, yenilenen Cayenne de aktarma organları, tasarım ve donanım gibi birçok farklı noktada kapsamlı değişikliklere gidildi. Böylece yalnızca yol ve arazi performansını değil, aynı zamanda lüks ve günlük konforu da daha ileri noktalara taşıdı.

Porsche, başarılı lüks SUV modelini, markanın tarihindeki en kapsamlı geliştirmelerden biriyle bütünüyle güncelledi. Yeni Cayenne, dijitalleştirilmiş yeni iç mekan tasarımı, yeni şasi teknolojisi ve yenilikçi yüksek teknolojik özellikleriyle görücüye çıkıyor. Her sürüş koşuluna göre uyarlanabilen yol aydınlatması sağlayan yüksek çözünürlüklü HD Matrix LED Farlar, iç mekandaki havayı temizleyerek filtreleyen hava kalitesi sistemi ve Cayenne’de ilk defa sunulan ön yolcu için bilgi ekranı eklenen yeniliklerin başında geliyor. Kapsamlı bir şekilde güncellenen tasarımı ve daha güçlü motor yelpazesiyle Cayenne, sınıfındaki en sportif SUV olma iddiasını sürdürüyor. 

Dijitalleştirilmiş ve sürücü odaklı: Porsche Sürücü Deneyimi

Porsche, Yeni Cayenne modeline tamamen yeniden tasarlanmış bir iç mekan konseptini entegre ediyor. Porsche Taycan’da ilk kez tanıtılan yeni Porsche Sürücü Deneyimi sistemi, sürücüye odaklanarak işlemleri optimize etmeye olanak tanıyor. Sürücünün sık kullandığı fonksiyonlar doğrudan direksiyon üzerinde veya hemen yanında bulunuyor. Örneğin, direksiyonun sol arka bölümünde bulunan kol, sürücü destek sistemlerini kullanmak için ek fonksiyonlara sahip. Yeni Cayenne’de otomatik vites seçme kolu gösterge panelinin sağında konumlandırılmış ve bu sayede orta konsolda, depolama bölmeleri ve şık siyah panel tasarımına sahip geniş klima kontrolü için yer açılmış. Büyük, kolay erişilebilir kontroller, mekanik klima düğmeleri ve dokunmatik bir ses kontrol cihazı, optimum kullanılabilirliği ve sofistike bir görünümü sağlıyor. Yeni Porsche Sürücü Deneyimi’nin bir diğer önemi, dijital ve analog unsurlar arasında doğal bir denge sağlaması.

Cayenne’in yeniden tasarlanan kokpitinde ilk kez tamamen dijital 12,6 inçlik bir gösterge paneli yer alıyor. Kavisli bir tasarıma sahip gösterge ekranı isteğe bağlı değiştirilebilen temalara da sahip. Standart olarak 12,3 inç genişliğine sahip merkezi Porsche İletişim Yönetimi (PCM) ekranı, yeni gösterge paneline uyumlu bir şekilde entegre oluyor ve araç ile ilgili tüm bilgilere kolayca erişilmesine olanak sağlıyor. Önde bulunan yolcu için ise ilk kez 10,9 inç genişliğinde opsiyonel bir ekran sunuluyor. Bu ekran aracılığıyla yolcu, araçla ilgili performans verilerine, eğlence sistemi kontrollerine erişim sağlayabiliyor. Ayrıca video içeriği akışı seçeneğiyle yolculuk deneyimini zenginleştiriyor.  Yeni Cayenne’de bağlanabilirliğin en iyi kullanımını sağlamak amacıyla Spotify® ve Apple Music® gibi uygulamalar da sunuluyor. 

Rafine tasarım, yenilikçi aydınlatma teknolojisi

Yeni Cayenne artık daha etkileyici bir görünüme sahip. Daha sert hatlar, yeni bir motor kaputu ve hem teknolojisi hem de tasarımı gelişen farlarla bir araya getirilen yeni ön kısım aracın genişliğini vurguluyor. Üç boyutlu olarak tasarlanmış arka farlar, alt kısımdaki düzenli yüzeyler ve yeni arka difüzör, yeni Cayenne’in tasarımını karakterize ediyor. Üç yeni renkle genişletilmiş renk paleti, Cayenne Coupé için 33 kilograma kadar tasarruf sağlayan hafif spor paketleri ve 20, 21 ve 22 inç jantlardan oluşan yeni jant seçenekleri, yeni Cayenne’i bireysel ve dinamik olarak yapılandırmayı mümkün kılıyor.

Matrix LED teknolojisine sahip farlar artık yeni Cayenne’de standart olarak bulunuyor. Daha gelişmiş HD Matrix LED farlar ise opsiyonel olarak tercih edilebiliyor. İki yüksek çözünürlüklü modül ve far başına 32 binden fazla piksel ile yenilikçi teknolojileri, diğer sürücüleri fark ediyor ve onların gözlerini kamaştırmamak için uzun huzmenin ışığını piksel hassasiyetiyle değiştirerek parlamayı engelliyor. Modüllerin parlaklığı sürüş durumuna bağlı olarak 1.000’den fazla adımda düzenlenebiliyor. Özelleştirilmiş ışık modları, farklı sürüş durumlarında güvenliği ve konforu artırıyor.

Porsche ayrıca yeni Cayenne’de bir hava kalitesi sistemi de sunuyor. Standart olarak araç, tünel girişlerini tespit etmek için navigasyon verilerini kullanıyor ve hava devridaimini otomatik olarak etkinleştiriyor. İsteğe bağlı olarak, bir sensör havadaki ince toz partiküllerinin seviyesini algılıyor ve gerekirse ince toz filtresinden birden fazla kez geçiriyor. Ayrıca bir iyonlaştırıcı, özellikle alerjisi olanlar için faydalı olacak şekilde, havadaki birçok mikrop ve kirleticiyi gideriyor.

Ek olarak, kapsamlı bir dizi yeni ve optimize edilmiş destek sistemini daha yer alıyor. Bunlar arasında aktif hız sınırlayıcı, viraj alma asistanı ve adaptif hız sabitleyicinin bir parçası olarak geliştirilmiş Porsche InnoDrive teknolojisi yer alıyor. 

Sürüş konforu ve performans arasında artırılmış aralık

Porsche Aktif Süspansiyon Yönetimi (PASM) sistemi artık Cayenne’de standart olarak yer alıyor. İki valf teknolojisine sahip yeni amortisörler, tüm sürüş koşullarında optimize edilmiş performans sağlıyor. Yeni süspansiyon sistemi özellikle düşük hızlarda konfor, dinamik sürüşlerde viraj alma esnasında gözle görülür şekilde iyileştirilmiş durumda. Sürüş deneyimi, 2 odacıklı, 2 valf teknolojisine sahip yeni adaptif havalı süspansiyon ile daha da geliştirilebiliyor. Bu hem standart süspansiyona hem de önceki modele kıyasla yumuşak bir süspansiyon karakteristiği ile sürüş deneyimini iyileştiriyor. Aracın yol ve arazi kullanımını kolaylaştırıyor. Aynı zamanda, adaptif havalı süspansiyon sürüş hassasiyetini ve performansını artırıyor ve dinamik sürüş durumlarında gövde salınımını azaltıyor. Yeni süspansiyon ayrıca Normal, Spor ve Spor Plus sürüş modları arasında daha da keskin bir farklılaşma sunuyor.

Daha fazla güce ve 90 kilometreye kadar yüzde 100 elektrikli menzile sahip hibrit model

Yeni Cayenne Avrupa’da üç farklı motor seçeneğiyle ile piyasaya çıkıyor. Porsche tarafından geliştirilen, kapsamlı bir şekilde iyileştirilmiş 4.0 lt V8 biturbo motor, yeni Cayenne S’de V6 motorun yerini alıyor. 474 PS (349 KW) maksimum güç ve 600 Nm tork ile eski versiyondan 34 PS (25 kW) ve 50 Nm daha fazla güce sahip. Hem Cayenne S hem de Cayenne S Coupé 0’dan 100 km/s hızlanmasını yalnızca 4,7 saniyede tamamlıyor. Aracın maksimum hızı ise 273 km/s. Başlangıç seviyesinde yer alan Cayenne geliştirilmiş bir 3.0 lt V6 turbo motora sahip. Eskisinden 13 PS (10 kW) ve 50 Nm daha fazla güç üreten motor artık 353 PS (260 kW) ve 500 Nm üretiyor.

Altı silindirli motor aynı zamanda Cayenne E-Hybrid’in güç aktarma organlarının da temelini oluşturuyor. Yeni elektrik motorunun 30 kW iyileştirilerek 130 kW’a (176 PS) çıkarılmasıyla birlikte toplam güç 346 kW’a 470 PS (346 kW) yükseliyor. Donanım seviyesine bağlı olarak kapasitesi 17,9 kWh’den 25,9 kWh’ye yükseltilmiş yüksek voltajlı bir batarya ile donatıldığından, WLTP’ye göre 90 kilometreye kadar tamamen elektrikli bir menzil artık mümkün. Yeni 11 kW’lık yerleşik şarj cihazı, artan batarya kapasitesine rağmen, uygun bir güç kaynağında şarj süresini iki buçuk saatten daha kısa bir süreye indiriyor. Yolculuk sırasında, optimize edilmiş e-hibrit sürüş modları aracın verimliliğini artırıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk Telekom ve TFF’den eSüper Lig için güç birliği

Türk Telekom, dijital dönüşümdeki öncü rolü ile eFutbol ekosistemine ve Türk futbolunun gelişimine destek veriyor. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile Türk Telekom arasında imzalanan anlaşma kapsamında Türk Telekom, eSüper Lig’in isim sponsoru ve resmi yayıncısı oldu. Türkiye Futbol Federasyonu tarafından düzenlenen ve Süper Lig’de mücadele eden 17 takımın yer aldığı eSüper Lig’e Türk Telekom’un ismi verildi. Türk Telekom eSüper Lig’deki maçlar Türk Telekom’un TV platformu Tivibu’daki Tivibuspor kanallarından canlı yayınlanacak. 

 

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Federasyon olarak nasıl ki hem erkek hem de kadın futbolunda sürdürülebilir başarılar elde etmeyi hedefliyoruz eFutbol alanında da amacımız; hem Milli Takımımızın hem de kulüp takımlarımızın bu kategoride elit ülkeler arasında yer almasını sağlamak olacaktır” dedi.

 

Türk Telekom CEO’su Ümit Önal, “Türkiye’nin dijitalleşmesi yolculuğundaki vizyonumuzu sağlıktan eğitime, kültür sanattan spora kadar birçok alanda hayata geçiriyoruz. Sporun gelişimi ve geniş kitlelere ulaşması için uzun yıllardır farklı dallarda sunduğumuz desteği, giderek daha büyük kitleleri peşinden sürüklediğini gördüğümüz eFutbol ekosisteminin gelişimi için sunmaktan büyük heyecan duyuyoruz” dedi.

 

Türkiye’de spora ve sporcuya desteğini sürdüren Türk Telekom, dijital dönüşümdeki öncü rolü ve değer üreten anlayışı ile eFutbol’un geleceğine de yatırım yapıyor. Türk Telekom, dijital deneyimin önemli bir parçası hâline gelen oyun ekosistemine desteğinin bir adımı olarak, Türkiye Futbol Federasyonu ile önemli bir iş birliğine imza attı.  Anlaşma kapsamında Türk Telekom, Türkiye Futbol Federasyonu’nun düzenlediği ve Spor Toto Süper Lig takımlarının yer aldığı eSüper Lig’in 2 sezon boyunca isim sponsoru ve Türk Telekom’un TV platformu Tivibuspor ile resmi yayıncısı oldu. Türk Telekom eSüper Lig’deki maçlar, birçok yeniliği izleyicilerle tanıştıran Türk Telekom’un TV platformu Tivibu’daki Tivibuspor kanallarında, eFutbolseverler ile buluşacak.

TFF Başkanı Büyükekşi: “Çağımızın en çok ve en hızlı gelişme gösteren spor dalı olan eFutbol’u federasyon olarak çok önemsiyoruz”

TFF’nin Riva Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde gerçekleştirilen imza töreninde konuşan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi, Futbol Federasyonu olarak göreve geldikleri ilk günden bu yana çağın olmazsa olması dijitalleşme ve teknolojik gelişmeleri Türk futbolunun yararına kullanmak için hareket ettiklerini belirterek, “Yönetim Kurulu olarak bu alanlarda önemli adımlar attık ve birçok projeyi uygulamaya koyduk. Avrupa’nın en genç nüfusuna sahip ülkesi olarak özellikle dijital alandaki yenilikler ve gelişmeler bizi de çok yakından ilgilendiriyor. Bu kapsamda çağımızın en çok ve en hızlı gelişme gösteren spor dalı olan eFutbol’u federasyon olarak çok önemsiyoruz” ifadelerini kullandı. 

eFutbol’un dünyada her geçen gün sayısı artan milyonlarca oyuncu ve izleyici kitlesine ulaşan bir spor dalı haline geldiğini kaydeden Büyükekşi sözlerini şöyle sürdürdü: “eFutbol aynı zamanda ekonomik olarak da büyük bir hacme sahip. Verilere baktığımız da 2022 yılında dünyada 1,1 milyar PC oyuncusu ve 611 milyon konsol oyuncusu bulunuyor. Yine aynı yıl verileri baz alındığında dünyada PC ve konsol pazar büyüklüğü 92,3 milyar dolar. Bu pazar harcamalarının 38,2 milyar doları PC oyuncuları harcamalarını yansıtırken, konsollarda 51,8 milyar dolarlık bir harcama mevcut. Ülkemizin de yer aldığı Avrupa pazarı 24,3 milyar dolar ile dünya oyun piyasasının yüzde 26’sını oluşturuyor. Ülkemizde ise 2022 itibarıyla oyuncu sayısı 42 milyonun üzerine çıkmış durumda. Toplam oyuncu hasılatı ise mobil, PC ve konsol olmak üzere 1,2 milyar dolar civarında” diye konuştu.

“Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek Süper Lig kulüplerimizin eFutbol takımlarından oluşan eSüper Lig’i kurduk”

eFutbol alanında yaşanan heyecanı bu yıl Süper Lig’e de taşıdıklarını belirten Büyükekşi, “Federasyon olarak Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek Süper Lig kulüplerimizin eFutbol takımlarından oluşan eSüper Lig’i kurduk. Deprem felaketi nedeniyle ligden çekilmek zorunda kalan Gaziantep FK ve Atakaş Hatayspor kulüplerimiz dışındaki 17 kulübümüzün takımlarının mücadele ettiği Türkiye’nin ilk eSüper Lig’i 15 Mart’ta oynanan ilk hafta karşılaşmaları ile başladı. Böylece eSüper Lig, dünyanın en popüler video futbol oyunu olan, 1998 yılından bu yana her yıl EA Sports tarafından üretilen ve milyonlarca satılan FIFA serisinin en son versiyonu FIFA 23 üzerinden oynanan 20 resmi ligden biri oldu. Kurduğumuz eSüper Lig ile kulüplerimiz de büyük bir ekonomik hacme sahip olan eFutbol’dan önemli gelirler elde edecek duruma gelecek. 16. haftası tamamlanan eSüper Lig’imizde 128 maç oynandı. Toplamda 300 bine yakın tekil kişi tarafından izlenen ligimiz de izleyici sayısı her hafta katlanarak artıyor. eSüper Lig’de normal sezon 13 Mayıs 2023 tarihinde son bulacak. Ligimizi ilk 4 sırada bitiren takımlar 30-31 Mayıs tarihlerinde yapılacak Büyük Final Etkinliğine kalırken, 5 ve 12. Arasında bitiren 8 takım ise 23-24 Mayıs tarihinde oynanacak Play-Offlarda Büyük Finale kalmaya hak kazanacak 4 takımdan biri olmak için mücadele edecek. Öte yandan ligimizin şampiyonu ve ikincisi, 13-14 Haziran tarihlerinde oynanacak FIFA 23 Global Series Play-inlerine katılmaya hak kazanacak” dedi. 

“İki güçlü markanın bu iş birliğinin eSüper Lig’imizin daha hızlı gelişmesine büyük etki sağlayacağı inancındayım”

Türk Telekom ile imzalayacakları sponsorluk anlaşması ile eSüper Lig’i daha güçlü hale getireceklerini vurgulayan Mehmet Büyükekşi, “Türk Telekom, eSüper Lig’in, Nisan-Mayıs 2023 ve Kasım-Mayıs 2024 sezonlarında isim sponsoru olacak ve TV platformu olan Tivibu’daki Tivibuspor kanallarından eSüper Lig maç yayınlarını gerçekleştirecek. Ayrıca Türk Telekom iş birliğimiz süresince hem nakdi ve hem de tanıtım ve alt yapı desteği sağlayacak. İki güçlü markanın bu iş birliğinin eSüper Lig’imizin daha hızlı gelişmesine büyük etki sağlayacağı inancındayım. Türk Telekom yetkilileri ve tüm çalışanlarına değerli destekleri için teşekkür ederken, anlaşmanın eSüper Lig’imiz için hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

Türk Telekom CEO’su Önal: “Sporu her alanda destekleyen ve ilklere imza atan bir marka olarak, eFutbol alanında da bir ilki gerçekleştiriyoruz”

Türk Telekom CEO’su Ümit Önal, “Türkiye Futbol Federasyonu ile yaptığımız anlaşma, dünyada hızla gelişen ve ülkemizde de büyük ilgi ile takip edilen Türkiye’deki eFutbol’u ileriye taşımak açısından çok kıymetli. Türk Telekom olarak, teknoloji ve dijital dönüşümdeki bilgi birikimimiz ile değer üreten anlayışımızla eSpor dünyasının beklentilerine ve ihtiyaçlarına katkı sağlayacak ürün ve hizmetler geliştirirken, ekosistemi büyütecek ve geliştirecek iş birliklerini hayata geçirmek bizi mutlu ediyor. Bugüne kadar binden fazla popüler PC ve Mobil oyununu oyunseverler ile buluşturduğumuz dijital oyun platformumuz Playstore ile çeşitli oyunların paketlerini dünya ile aynı anda, uygun fiyat ve ödeme seçenekleri ile sunuyoruz. Geçtiğimiz sene hayata geçirdiğimiz GAMEON markamız ile oyun ekosistemini 360 derece sahipleniyor; oyun dünyasına yönelik turnuvalardan internet kampanyalarına kadar birçok fırsatı bu çatı altında bir araya getiriyoruz. Dijitalleşmenin her geçen gün önem kazandığı günümüzde Türkiye’nin dijitalleşmesi vizyonumuz kapsamında ülkemizin dört bir yanındaki fiber yatırımlarımızı aralıksız sürdürüyoruz. 2022 yıl sonu itibarıyla fiber ağımız 403 bin kilometreye ulaşırken, 81 ilimizde kullanıcılarımıza yüksek hızlı internet paketleri sunuyoruz. Bu kapsamda Espor ve oyunseverler için de onların tüm ihtiyaçlarına cevap verecek, bir evren oluşturduk. Yıllardır sporu her alanda destekleyen bir marka olarak, VAR, Akıllı Stadyum Projeleri, taraftar paketleri ile ses getiren ilklere de imza attık. Ülkemizde bu yıl ilk kez düzenlenen eSüper Lig ile biz de bir kez daha bir ilkin gerçekleşmesinde rol alıyoruz. Taraftarlarına büyük bir heyecan yaşattığına inandığımız, TFF’nin düzenlediği ve Spor Toto Süper Lig takımlarımızın yer aldığı eSüper Lig’inin isim sponsoru ve yayıncısı olduk. Birçok yeniliği izleyicilerle tanıştırdığımız TV platformumuz Tivibu ile Türk Telekom eSüper Lig’in resmi yayıncısı olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Spor kanallarımız Tivibuspor ile birbirinden heyecanlı eFutbol karşılaşmalarını spor yayıncılığı alanındaki deneyimimizle ekranlara taşıyarak, sporseverle buluşturacağız. Bu süreçte başta Türkiye Futbol Federasyonu olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyor, Türk Telekom eSüper Lig’de mücadele eden takımlara başarılar diliyoruz” dedi.

17 takımın katılımıyla nefes kesen mücadele 

Türkiye Futbol Federasyonu tarafından ve Kulüpler Birliği katkılarıyla düzenlenen Türk Telekom eSüper Lig’de 17 takım mücadele ediyor. Türk Telekom eSüper Lig, futbol simülasyonu video oyunu FIFA 23’te, Süper Lig fikstürüne göre oynanırken, her takımın en az 1 koç ve 2 eSporcu ile temsil edildiği Türk Telekom eSüper Lig’de normal sezon maçları çevrim içi oynanıyor. Play Off müsabakaları itibariyle Ultimate Mode üzerinden oynanacak ligde oyuncu yaş sınırı ise 16 olarak belirlendi.   

Şampiyon Mayıs’ta belli olacak

Türkiye’de ilk kez bu yıl resmi olarak düzenlenen Türk Telekom eSüper Lig’in şampiyonu Mayıs ayında oynanacak büyük finalle belli olacak. Dünyanın en popüler video futbol oyunu olan FIFA serisinin en son versiyonu FIFA 23 üzerinden oynanacak olan Türk Telekom eSüper Lig, 20 resmi ligden biri olurken, maçlar sonucunda finale kalma başarısı gösteren finalistler FIFA Global Series’de Türkiye’yi temsil etme hakkı kazanacak.

Türkiye’de eSpor yayıncılığının ana adresi konumunda olan Tivibu Spor, şimdiye kadar birçok popüler müsabakayı canlı olarak yayınladı ve yayınlanmaya devam ediyor. Türk Telekom eSüper Lig maçları da sadece Tivibu Spor kanalları ve Tivibu Spor’un Twitch, YouTube hesapları aracılığıyla canlı olarak sporseverler ve oyun tutkunları ile buluşacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı