Etiket: Proje

Amgen Yurt Dışına Yetenek Transfer Etmeye Devam Ediyor

Çalışanlarını, kendi yol haritalarını çizmeleri konusunda teşvik eden, fırsatlarla dolu bir çalışma ortamı sunan Amgen Türkiye’den üç yetenek, Portekiz’de bulunan Amgen Capability Center’a (ACCP) atandı.   

İnsan kaynakları stratejisi ile çalışanlarına mutlu bir iş deneyimi sunmayı hedefleyen Amgen Türkiye, yurt dışına yetenek transferine devam ediyor. Çalışanlarına kariyerleri boyunca hem yurt dışında hem de Türkiye’de yerleşik olarak bölgesel sorumluluklar alabilecekleri fırsatlar yaratan Amgen Türkiye’den üç yetenek, Amgen Capability Center’da (ACCP) çalışmak üzere Lizbon’a gidiyor. 

Yurt dışı atamalar kapsamında Amgen Türkiye İç Kontrol ve Süreç İyileştirme Müdürü Merve Tuğçe Mökükcü, ACCP Business Enablement Proje Müdürü; Amgen Türkiye Muhasebe Kıdemli Müdürü Hakan Saatçi, ELMAC Konsolidasyon & Global Projeler Kıdemli Müdürü; Amgen Türkiye Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü Gülce Çelebioğlu ise WEMEA Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü olarak görev yapacak.

Her biri bulunduğu departmana liderlik edecek 

İş hayatına Ernst&Young denetim şirketinde başlayan Merve Tuğçe Mökükcü, ardından Sanofi’de İç Kontrol ve Süreçler Kıdemli Analisti ve İş Süreçleri Proje Müdürü olarak görev yaptı. 2018 yılında İç Kontrol ve Süreç İyileştirme Müdürü olarak Amgen Türkiye’ye katılan Mökükcü, global iç kontrol risk değerlendirme çalışmalarından sorumlu olarak, global ve lokal süreç iyileştirme/sadeleştirme projelerinde aktif rol aldı. Merve Tuğçe Mökükcü Business Enablement Proje Müdürü olarak yeni görevinde ELMAC bölgesi, Fransa, Almanya, Avusturya ve İsviçre’yi destekleyen General Admin & Diary ekibine liderlik edecek.

ELMAC Bölgesi Konsolidasyon & Global Projeler Kıdemli Muhasebe Müdürü olarak atanan Hakan Saatçi, Amgen’den önce Fox Networks Group ve Deloitte şirketlerinde çalıştı. 2016 yılında Global Muhasebe Müdürü olarak Amgen Türkiye’ye transfer olan Saatçi, TMEA, Amgen Türkiye ve Gensenta muhasebe süreçlerine liderlik etti ve global/bölgesel projelerde aktif görev aldı.

Amgen‘e 2018 yılında Amgen Türkiye ve Gensenta Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü olarak katılan Gülce Çelebioğlu, Amgen ve Gensenta kaynak tedarik süreçlerinin kesintisiz ve katma değer sağlayarak yürütülmesine liderlik etti. Çelebioğlu, pek çok yerel ve global projede de aktif görev aldı. Amgen’den önce GlaxoSmithKline’da Ülke Satınalma Müdürü pozisyonunda görev yapan Gülce Çelebioğlu ACCP’de WEMEA Hub’ında Stratejik Kaynaklandırma Kıdemli Müdürü olarak liderlik edecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Akciğer kanseri tanı ve tedavisine yönelik yazılım geliştirilecek

Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Biyomühendislik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Yasin Kaymaz’ın yürütücülüğünü yaptığı, “Akciğer Kanseri Tek Hücre Sekanslama Verilerinde Alternatif Poliadenilasyon Noktası Analizleri İçin Biyoinformatik Yazılım Geliştirilmesi” başlıklı proje Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Araştırma Destek Birimi (ARDEB)  Hızlı Destek Programı kapsamında desteklenmeye uygun bulundu. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, üretken bilim insanı Dr. Öğretim Üyesi Yasin Kaymaz’ı tebrik ederek başarılar diledi.

Araştırma ile ilgili bilgi veren Dr. Öğretim Üyesi Yasin Kaymaz,  “Tek hücre RNA sekanslama yöntemleri genellikle transkripte olan genlerin 3’-UTR ucunun yakalanarak sekanslanması prensibine dayanmaktadır. Bu sayede elde edilen sekans okumaları genin ekspresyon seviyesini ölçmede kullanılırken potansiyel olarak genin hangi transkript izoformunun daha aktif olduğu bilgisini de verebilmektedir. Buna ek olarak KHDAK tümör tek hücre transkriptom profilleri bugüne kadar tümöre özgü PA noktalarının incelenmesine konu olmamıştır. Bu bakış açısı ile tek hücre RNA sekanslama verilerinin tekrar biyoinformatik incelemeden geçirilmesi gerekmektedir” dedi.

Dr. Öğretim Üyesi Yasin Kaymaz,  “Tek hücre sekanslama çalışmalarıyla oluşan birden fazla veri setinin entegrasyonu ile tümör hücrelerinin normal hücrelerle karşılaştırmalı analizi sonucu poliadenilasyon noktalarının belirlenmesi ve tümöre özgü profillerinin çıkarılması henüz KHDAK için gerçekleştirilmemiştir. Bu proje ile akciğer kanseri tek hücre araştırmalarında mevcut olan bu eksiklik giderilmeye çalışılacaktır. Tek hücre tümör transkriptom profilleri bazında alternatif poliadenilasyon kullanımının hasta prognostik verileri ile ilişkilendirilmesini içeren bir çalışmaya henüz literatürde rastlanmamıştır. Bu çalışma ile alternatif poliadenilasyon kullanımının tümör prognostik veriler ile ilişkisi incelenerek uzun dönemli hayatta kalıma (long-term survival) etkisi incelenecektir” diye konuştu.

Tümör hücrelerinin profilleri belirlenecek

Projenin amacı ile ilgili detayları da paylaşan Dr. Öğretim Üyesi Yasin Kaymaz,  “Bu proje ile önceden üretmiş olduğumuz ‘endSeqTools’ isimli biyoinformatik aracımızı APA takasları için istatistik testleri de yapabilir şekilde tek hücre sekanslama verilerine de uyarlayarak yeni bir yaklaşım gerçekleştirecektir. Tek hücre sekanslama verileri hücre türüne özgü alternatif poliadenilasyon noktası profillerinin çıkarılmasına ve bu profillerin fonksiyonel olarak çalışılabilmesine olanak sağlayabilir. Bu araştırmanın temel amacı tek hücre transkriptom verileri kullanılarak normal hücrelerden farklı olarak KHDAK tümör hücrelerine özgü 3’-UTR kullanımı ve alternatif poliadenilasyon noktalarının belirlenmesidir. Bu amaçla önceden yayınlanmış çalışmalardaki akciğer kanseri tek hücre RNAseq verileri elde edilecek ve bu amaç için yeniden dizayn edeceğimiz biyoinformatik aracımız ile tümör hücrelerinin poliadenilasyon profilleri belirlenecektir. Malignant olmayan normal hücrelerin profilleri ile karşılaştırmalı analizler sayesinde tümör hücrelerinin kullanmış olduğu alternatif poliadenilasyon noktaları istatistiki testler ile tespit edilecek ve ilgili genlerin biyobelirteç olma potansiyelleri incelenecektir” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Banvit BRF Akıllı Çocuk Sofrası kapsamında 23 Nisan’da ebeveynlerin çocukların yeme alışkanlıkları üzerindeki etkisine dikkat çekiyor

Banvit BRF “Akıllı Çocuk Sofrası” projesi kapsamında 23 Nisan’da Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat’ın katkısıyla ebeveynlerin çocukların yeme alışkanlıkları üzerindeki etkisine dikkat çekti.

Toplumsal yatırımlarında ”Sürdürülebilir Gıda” konusuna odaklanan Banvit BRF, çocukların sağlıklı gelişimine destek veren “Akıllı Çocuk Sofrası” projesi kapsamında 23 Nisan’da proje danışmanlarından Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat’ın “Ebeveynlerin çocukların yeme alışkanlıklarını nasıl etkilediği’ konusundaki makalesini paylaştı.

Türkiye’nin önde gelen beyaz et üreticilerinden olan Banvit BRF, sürdürülebilirlik çalışmaları çerçevesinde sağlıklı nesillerin yetişmesine ve gıda israfının önlenmesine katkıda bulunmak amacıyla başlattığı “Akıllı Çocuk Sofrası” projesini sürdürüyor.  Projeyle çocuklarda doğru beslenme alışkanlıklarının oluşturulması ve gıda israfı konusunda farkındalık yaratılması hedefleniyor. Beslenme alışkanlıklarının çok büyük ölçüde aile içinde edinildiği gerçeğinden yola çıkan “Akıllı Çocuk Sofrası”, ilkokul öğrencileri ile ailelerinin ve öğretmenlerinin sürdürülebilir gıda konusundaki eğitim ve farkındalık çalışmalarını kapsıyor

Çocukların gelişiminde beslenmenin önemini her fırsatta vurgulayan Banvit BRF, 23 Nisan’da geleceğimizi emanet ettiğimiz çocuklarımızın yeme alışkanlıklarına odaklandı. Proje danışmanlarından Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat, 23 Nisan’daki makalesinde 1970’lerden bu yana çocukluk döneminde fazla kilolu olma yüzdeliğinin giderek arttığını ve bunun çocuklar için bir risk oluşturabileceğini belirterek şunları yazdı. “Kiloluluk ve obezite çocuklar için hem sosyal damgalanma riski taşıyabilir hem de onların sağlıklarını ömür boyu etkileyebilir.  Elbette her çocuğun yeme alışkanlıkları ailede oluşuyor. Bir çocuğun kilosu hem ailesinin yeme alışkanlıklarına hem de çevresindeki gıda alımına ve ulaşabildiği gıdalara bağlı. Örneğin, çocuğunuzun kola içmesini istemiyorsanız, fakat evde yetişkinlerin içimi için kola bulunuyorsa, o zaman çocuğunuzu uzun vadede engellemeniz zordur. Vereceğiniz nasihatlerin veya koyacağınız bir yasağın ancak kısa dönemde etkisi olur; çünkü çocuklar ilk önce yetişkinleri taklit ederek öğrenirler ve hayatta var olurlar.”

Makalesinde Amerikan Pediatri Akademisi’nin sunduğu raporun da bu görüşü onayladığını kaydeden Bolat şöyle devam etti; “Rapora göre, çocukların yüksek yağlı yiyeceklere yönelik tercihleri ebeveynlerin yağ tüketim oranıyla doğrudan orantılı. Dolayısıyla, çocuğun erken gelişiminde yiyecek tercihlerini şekillendiren faktörlerin kaynağı çocuğun içerisinde bulunduğu aile ortamında yatıyor. Çocukların yeme alışkanlıklarını etkileyen davranışsal faktörlere ilişkin çalışma yapan Birch ve Fisher çocuklarda gıda tercihlerini detaylı incelediler. Buldukları ilk bulgu ise şu oldu; Anne sütü ile daha çok beslenen çocuklar yeni tatlara daha açık oluyor çünkü anne sütü ile farklı tatlara maruz kalıyor. Ayrıca bebekliğinde çoğunlukla anne sütüyle beslenen ve doyan çocuklar ek gıdaya daha kolay geçerler; çünkü birçok tat deneyimleri olmuştur. Daha çok mamayla beslenen ve her öğünde aynı tada alışan bebekler ise, ek gıdaya ve yemek yemeye geçmekte zorlanıyorlar. Yani, emzirme döneminden itibaren ailenin yeme alışkanlıkları çok belirleyici oluyor.”

Bunun yanı sıra yenilmesi istenen yiyeceğin ulaşılabilir olmasının da çok önemli olduğunu kaydeden Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat, Baranowski’nin okul çocuklarıyla yaptığı bir araştırmaya dikkat çekti. Araştırmada çeşitli meyve sebzelerin sıklıkla servis edildiği bir okulda, çocukların meyve-sebze tüketiminin yaşıtlarına oranla fazla olduğu ve çocukların meyve-sebzeyi daha çok tercih ettikleri ortaya çıktı.

Çocukların beslenmeleri konusunda önce ebeveynlerin, sonra da çevrenin tutumunun çok önemli olduğunu belirten Bolat, şunları yazdı; “Beslenme konusunda çocuklara doğru rol model olabilmemiz çok önemli. Unutmayın, bir çocuğun yeni bir tada alışması ortalama olarak 5-10 denemeden sonra oluşur. Bu sebeple bu süreçte zorlamadan, kuralcı olmadan çocuğu o besine kademeli maruz bırakmak önemli. Aynı zamanda çocukların sağlıklı gıdalara kolaylıkla ulaşabilmeleri ve sağlıksız gıdaların ev ve okul ortamında barındırılmaması da önem taşıyor. Çocuklukta edinilen alışkanlıklarla başa çıkmak bir ömür sürebilir. Çocuklara sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlıkları oluşturabilecekleri alan ve imkan sunmak da her birimizin görevi.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Kanserde Hücresel Tedaviler” Projesine Önemli Destek

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ)  Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı ve Erasmus Kurum Koordinatörlüğünce Türkiye Ulusal Ajansı’na sunulan “Hücresel İmmünoterapi” Erasmus+  projesi yıllık 100 bin Euro hibe bütçesiyle desteklenmeye değer bulundu.

Yirmi üç başvuru arasından kabul edilen ilk 4 proje arasına girmeyi başaran proje kapsamında “Genetik Hastalıklar ve Kanserde Hücresel Tedaviler” başlığında beş yıl boyunca yapılacak araştırmalar ile sağlık alanında oldukça önemli sonuçlar elde edilmesi öngörüldüğü kaydedildi.

İKÇÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı Başkanı, Hücre, Doku, Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. İbrahim Pirim, Erasmus Kurum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay, Öğr. Koray Çelik,  anabilim dalı öğretim üyelerinin koordinatör olarak yer aldığı Erasmus+ Konsorsiyumu projesine; Ege Üniversitesi, Atatürk Üniversitesi ve Kars Kafkas Üniversitesinden araştırmacılar da katkı sunacak.

Çalışmaları Yakından Takip Edeceğiz

Proje ile ilgili bilgi veren İKÇÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Pirim, olumlu etkileriyle daha çok uygulanmaya başlayan bağışıklık sistemini harekete geçiren İmmünoterapi ve kanserde hücresel tedaviler başlıklarıyla Avrupa’daki araştırma merkezlerinde çalışmalar yürüteceklerini kaydetti. Prof. Dr. Pirim, “Proje kapsamında İKÇÜ ve konsorsiyum ortağı diğer kurumlarımızın Tıbbi Biyoloji ve Genetik ABD başta olmak üzere sağlık alanından yüzlerce öğrencimiz, öğrenim ve staj yapmak üzere; öğretim üyelerimiz ise ders verme ve eğitim alma amacıyla Avrupa ve Avrupa dışı ülkelerdeki üniversite ve araştırma merkezlerine gitme imkanı bulacak” dedi.  

Projelerin Somut Çıktıya Dönüşmesi Önemli

Tıbbi Biyoloji ve Genetik anabilim dalı olarak birçok nitelikli ve yenilikçi araştırma yürüttüklerini aktaran Prof. Dr. Pirim hâlihazırda sağlık alanında  uluslararası birçok saygın kurum ile iş birliklerinin devam ettiğinin altını çizdi. Gelinen noktada elde edilen proje kabullerinde Erasmus Kurum Koordinatörlüğünün sağladığı teknik desteğin önemine vurgu yapan Prof. Dr. Pirim, “Erasmus Kurum Koordinatörlüğünün sağladığı teknik destek ile son 1 yıl içinde kabul edilen 2 projemiz için 1 milyon Euro’dan fazla bütçe elde edildi. Araştırmacıların büyük emeklerle yazdıkları projelerin somut çıktıya dönüşmesi oldukça önemli. Bu desteği sağlayarak yaptığımız çalışmaların önünü açan üniversitemize, Erasmus Kurum Koordinatörlüğümüze, sağlık alanında özellikle kanser tedavisi adına gecesini gündüzüne katan projeye katkı sunan tüm araştırmacılarımıza emeği geçen tüm öğretim elemanlarına teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu.

Proje Ekosisteminin Yaygınlaşması Adına

Türkiye Ulusal Ajansı tarafından yıllık 100 bin Euro gibi ciddi bir destek gelmesinin önemli bir çıktı olduğunu aktaran Erasmus Kurum Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Bakay da projelerin yazılması kadar teknik analizlerinin de dikkatle ortaya konmasının önemli olduğunu belirtti.   Koordinatörlük olarak Erasmus süreç yönetimi ile ilgili öğretim üyelerine yönelik birçok eğitim düzenlendiğini ifade eden Bakay, “Proje hazırlamak isteyen tüm öğretim elemanlarımız ve idari personelimiz için teknik destek alt yapısının uygun kriterlerde sağlanması adına eğitim çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Üniversitemizin ulusal ve uluslararası başarısını üst noktalara taşımak proje ekosisteminin oluşturulması ve üniversitede proje yapma kültürünün geliştirilmesi ile hız kazanır. Erasmus Kurum Koordinatörlüğü olarak çalışmalarımızın başarıyla neticelenmesi bizler için olumlu bir geri dönüş. Halen sonuçlarının açıklanmasını beklediğimiz birçok projemiz var. Temennimiz hepsinin de olumlu sonuçlanmasıdır” dedi.

Uluslararasılaşmaya Katkı

Proje teknik danışmanlığını yürüten Erasmus Kurum Koordinatörlüğü sorumlusu Öğr. Koray Çelik de uluslararası ortaklarla yapılan iş birliklerinin artışı ile İKÇÜ’nün uluslararasılaşmasına da katkı sağlandığını vurguladı. Proje hazırlık, proje yönetimi ve proje uygulama aşamalarında sundukları desteğin altını çizen Çelik,  proje iş birliği ağı sayesinde kurulan etkileşim ile birlikte sayısal olarak daha fazla proje yürütme imkânı elde edildiğini ifade etti.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Power House Yeni Yatırımı Çizgi Studio’yu Duyurdu

Türkiye’de video yayıncılığı ve bu ekosistemi destekleyen teknolojiler odağında en önemli yatırımcılar arasında yer alan Power House, yeni yatırımını Çizgi Studio‘ya yaptı. Hikayecilik ve çizgi roman platformu olarak son dönemde gençler tarafından büyük beğeni toplayan Çizgi Studio, 222 bin USD’lik yatırımla büyümesini sürdürmeyi hedefliyor.

Türkiye’nin yenilikçi hikayecilik ve çizgi roman platformu olan Çizgi Studio, çizer ve yazarların içerik ürettiği ve bu içeriklerle kazanç sağladığı, kullanıcıların ise bu içerikleri okuyarak keyifli vakit geçirdiği dijital bir platform. Yağmur Aydemir iki yıl önce 21 yaşındayken kurduğu ve halen geliştirdiği proje sayesinde, çeşitli kurumlarca “Yılın İlham Veren Kadını” ve “Yılın İlham Veren Genci” olarak gösterildi. 

Gençler, yenilikçi platformu çok sevdi

Geçtiğimiz günlerde Play Store’da ilk üç içine 2. sıradan, App Store’da ise ilk 10’a 6.sıradan girmeyi başaran Çizgi Studio, gençler tarafından büyük beğeni topluyor. Kullanıcılarının kolay erişim sağlaması adına tasarlanmış bu platform sayesinde, her kullanıcı 70.000 ve üstü esere ücretsiz olarak erişebildiği gibi kendi eserlerini de yayınlayabiliyor. Her geçen gün kullanıcı sayısı artan platformu ağırlıklı olarak 15-25 yaş arası gençler kullanıyor. Bir kullanıcı platformda ortalama olarak 1,5 saat zaman geçiriyor. 

Video yayıncılığı ve beraberindeki ekosistem özelinde alanında önemli yatırımlar gerçekleştiren Power House, video alanındaki içerik üretimi yanında, içerik üretiminin aktif olduğu son kullanıcının beğeni ile zaman geçirdiği yenilikçi mecralara da yatırım yapıyor. Power House Kurucu Ortağı Enes Usta, Çizgi Studio platformu içinde yer alan kullanıcıların, gerçekleştirdikleri iş birliği ile pek çok yeniliğe daha şahit olacaklarını belirtiyor. Bu yatırımı yapmalarının nedeninin de gelecekte yön verecekleri fikirlere ve bu alanda yapacakları yeniliklere ilişkin olduğunu vurguluyor.  

222 bin dolarlık yatırımla büyümesini sürdürecek

Zengin içerikle desteklenen Çizgi Studio’nun okuma kültürünün yaygınlaşmasına da katkı sağlayacaklarını düşündükleri belirten Power House Kurucu Ortağı Enes Usta, platformun kullanıcılar için dijital bir kitap kulübü görevi gördüğünü belirtiyor. Usta, “Power House olarak yenilikçi girişimcileri desteklemek amacıyla yatırımlarımız tüm hızıyla sürdürüyor. Girişimcilere destek olmak, birlikte büyümek ve ekosistemi büyütmek bizi motive ediyor. Tek yatırımcı olarak yer aldığımız turda yeni yatırımımızı 222 bin USD’lık bir fonla Çizgi Studio’ya yapmış olmanın heyecanını yaşarken aynı zamanda gelecek vizyonlarına katkı sağlamayı hedefliyoruz.” diyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vodafone Business Iot Day Etkinliğinde Nesnelerin İnterneti İşin Uzmanlarıyla Ele Alınacak

Vodafone Business, 25 Nisan Salı günü MEXT’te düzenleyeceği IoT Day etkinliğinde perakendeden üretime, otomotivden finansa kadar pek çok farklı sektörde faaliyet gösteren kurumların yöneticilerini makineleri birbirine ve insanlara bağlayan nesnelerin interneti teknolojisini ve trendlerini konuşmak için bir araya getirecek.

İşletmelerin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone Business, 25 Nisan Salı günü MESS Teknoloji Merkezi, MEXT’te “IoT Day” etkinliğini gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Perakendeden üretime, otomotivden finansa kadar pek çok farklı sektörde faaliyet gösteren kurumların yöneticilerini bir araya getirecek olan etkinlikte, makineleri birbirine ve insanlara bağlayan nesnelerin interneti teknolojileri ve trendleri konuşulacak.

Etkinliğin açılış konuşmalarını Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Özlem Kestioğlu ve MEXT Grup Direktörü Efe Erdem gerçekleştirecek. Ardından McKinsey&Company Kıdemli Proje Müdürü Selim Ünal, sürdürülebilirlik ve nesnelerin interneti trendlerini konuşacak. 

Eczacıbaşı Topluluğu CIO’su Hilmi Koçak, Hilmi Beken İcra Kurulu Başkanı Semih Beken, Unilever IT Direktörü Ulaş Işık ve Vodafone Türkiye Kurumsal Satış Direktörü Cansu Çebi, nesnelerin interneti ile işlerini nasıl dönüştürdüklerini anlatırken, Vodafone Global, Bulut, Uç Nokta ve Özelleştirilmiş Mobil Şebeke Direktörü Jennifer Didoni ve Ford Otosan CDO’su Hayriye Karadeniz, “Özelleştirilmiş Mobil Şebeke ile Yüksek Bağlantılı Fabrikalar” hakkında konuşacak.

Teknoloji İletişimcisi Dr. Sertaç Doğanay’ın “Teknoloji ve İnovasyon” konuşması ile devam edecek olan etkinlik, “Otomotiv Sektöründeki Yeni Trendler”, “Yükselen Enerji Maliyetleri ile Baş Etme Yöntemleri”, “IoT Platform ile İhtiyaca Özel Uygulama Tasarlamak”, “MPN ile Üretim Sektöründe Operasyonel Verimlilik”, “Üretim Hattını Aksiyon Alınabilir Veriler ile Takip Etmek”, “SIRI ile Dijital Fabrikalar” ve “Görüntü İşleme Teknolojisi ile Sürüş Güvenliği” workshoplarıyla son bulacak. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı