Etiket: Eğitim

MediaMarkt Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş: “Elektronik Perakendeciliğinde Deneyim Şampiyonu Olacağız”

Avrupa’nın 1 numarası MediaMarkt, Türkiye’deki liderliğini sürdürürken yeni hedefini Deneyim Şampiyonluğu olarak belirledi.

 

Geniş ürün yelpazesiyle teknoloji severlere konforlu alışverişin keyfini sunan Avrupa’nın 1 numaralı ve Türkiye’nin lider elektronik perakendecisi MediaMarkt, 2022 mali yılı sonuçlarını açıkladı. MediaMarktSaturn Perakende Grubu’nun 2022 mali yılı cirosu 21,8 Milyar Euro olarak gerçekleşirken, yine aynı dönemde yapılan faaliyetler sonrasında elde edilen FVÖK 197 Milyon Euro olarak açıklandı. MediaMarkt Türkiye ise MediaMarktSaturn Perakende Grubu içerisinde en hızlı büyüme gösteren ülke oldu.

 

Türkiye pazarına girdiği ilk günden itibaren büyümesini sürdüren MediaMarkt, bugün 29 ilde 91 mağazada 230 bin metrekarenin üzerinde bir alanda hizmet veriyor ve Türkiye’nin en geniş satış alanına sahip elektronik perakendecisi konumunda. Yatırımlarına hız kesmeden devam ederek geçtiğimiz günlerde Ankara’da Panora AVM içerisinde Türkiye’deki 91. mağazasının açılışını gerçekleştiren MediaMarkt, önümüzdeki 3 aylık dönemde Alanya, Antalya ve Isparta’da mağazalar açacak. 

 

Her geçen yıl istihdama katkı sağlamaya devam eden MediaMarkt Türkiye, 2021 yılında 2.495 olan çalışan sayısını bir sonraki sene 3.006’ya çıkarırken, 2022 yılı Ekim ayından bugüne kadar olan sürede %10’luk bir artış ile istihdam ettiği kişi sayısını 3.315’e çıkardı. 

 

Yeni Hedef Deneyim Şampiyonu Olmak

2022 yılında global stratejisinde tüketici elektroniği perakendeciliğinden, deneyim elektroniği perakendeciliğine yöneldiklerini söyleyen MediaMarkt Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş, konuyla ilgili şunları söyledi: 

“Deneyim Şampiyonluğu yol haritamızı 4 ana başlık altında şekillendirdik. Bütünleşik kanal yaklaşımıyla, mağazalarımızda ve tüm dijital platformlarda sunduğumuz Alışveriş Deneyimi; sağladığımız servis ve hizmetlerde Kullanım Deneyimi; işini seven uzman çalışanlarımız için Çalışan Deneyimi; sürdürülebilirliğe katkıda bulunacak Sosyal & Çevresel Etki Deneyimi. Hedefimiz bu alanların tamamında ilk tercih edilen deneyim elektroniği perakendecisi olmak.”

 

“Alışveriş Deneyimini müşterilerimize hem mağazamızda hem de satın alma sonrasında en iyi şekilde yaşatıyoruz. 55 mağazamızda MediaMarkt Barista köşemiz bulunuyor. Mağazamızda alışverişe gelen müşterilerimiz, kahve makinesi satın almadan önce, diledikleri kahve makinesinde yapılmış kahveleri deneyimleyebiliyor veya ikram kahvelerin tadına bakabiliyorlar. Bu deneyim sayesinde müşterilerimiz satın almadan önce ürünün performansından emin olabiliyorlar. Bizi tercih eden müşterilerimize sunduğumuz ürün sevkiyat deneyiminin de en üst düzeyde olmasına önem veriyoruz. Zamanında teslimat performansımızda %99 oranında başarı elde ettik. 81 ilde kapıdan iade alımı hizmetimiz bulunuyor. Küçük ürün gruplarında saatli teslimat gerçekleştiriyoruz. Geri dönüştürülebilir materyalden kargo kutuları kullanımıyla ambalaj atıklarını azaltmayı ve atık kaynaklı karbon ayak izimizi önümüzdeki 2 yıl içinde %25 azaltmayı planlıyoruz.”

 

“Kullanım Deneyiminde ürün yaşam döngüsü boyunca sunduğumuz hizmetler ile tüketicinin ürünleri en iyi şekilde deneyimlemesini sağlıyoruz. Ürünün satın alındığı andan, tüm kullanım süresi boyunca üründen en yüksek verimin alınabilmesi için çok çeşitli satış sonrası hizmetler sunuyoruz. Müşterimiz ürününü yenilemek istediğinde, eskiyi ver yeniyi al dediğimiz geri alım olanağı sunarak, ürün yaşam döngüsünü uzatıyor; müşterimize mükemmel bir kullanım deneyimi sağlamaya devam ederken, aynı zamanda atık oranını azaltarak çevreye de katkı sağlıyoruz. Ayrıca Türkiye’de bir ilk olarak telefon kategorisinde müşterimizin ürünü arızalandığında tamiri yapılana kadar ikame ürün verebiliyoruz ve ikame ürün gamımızı da genişletmek için çalışıyoruz.”

 

Faruk Kocabaş, açıklamalarına şöyle devam etti: “Çalışan Deneyimini en üst noktaya taşımak için çalışanlarımızı teknoloji ile donatıyoruz, eğitim ve gelişimlerine yatırım yapıyoruz. 3.315 çalışanımıza sağladığımız mobil cihazlarla, teknolojideki uzmanlığımızı tüm altyapılarımıza da yansıtarak güçlendiriyoruz. Canlı ve interaktif tedarikçi ürün eğitimleri ve kategori bazlı eğitimler veriyoruz. Her çeyrekte en az 40 eğitimimiz oluyor. Top Employer Enstitüsü tarafından ‘En İyi İşverenler’den biri seçildik. Düzenli aralıklarla memnuniyet ölçümü yapıyoruz. Çalışanlarımızın %88’i “MediaMarkt’ta çalışmaktan gurur duyuyorum” ifadesini kullanıyor.

 

Sürdürülebilir bir gelecek için “Daha İyiye”

MediaMarkt Türkiye Sosyal & Çevresel Etki Deneyimi kapsamında “Daha İyiye” vizyonuyla dünyayı daha sürdürülebilir kılmak için çalışmalarını sürdürüyor. Bu çerçevede ülkemizi daha fazla ağaçlandırmak için TEMA Vakfı aracılığı ile Gaziantep Çınarlı ağaçlandırma sahasında 10.000 fidanlık bir Hatıra Ormanı oluşturan MediaMarkt, alışveriş sonrası kendilerine e-posta ile iletilen memnuniyet anketini doldurarak MediaMarkt Hatıra Ormanı’nın oluşturulmasına katkıda bulunan müşterileriyle birlikte, sürdürülebilir bir geleceğe adım atmayı destekliyor.

 

MediaMarkt “Eğitimle Daha İyiye” Projesiyle deprem bölgesindeki 12 bin çocuğun umudu olacak

MediaMarkt Türkiye, sadece bugünü değil, yarını da düşünerek deprem felaketinden etkilenen bölgelere uzun vadede katkıda bulunabilecek sürdürülebilir çalışmalara odaklanıyor. Deprem bölgesine yardım amacıyla açıkladığı 2 Milyon Euro’luk bağış fonu kapsamında MediaMarkt, gençlerin eğitim hayatına devam edebilmelerine destek olmak için Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ile önemli bir projeye imza attı. MediaMarkt “Eğitimle Daha İyiye” projesi kapsamında 3 adet donanımlı TEGV Ateşböceği eğitim tırı oluşturarak, deprem bölgesine gönderecek. Eylül ayında başlayacak ve 3 yıl devam edecek bu proje kapsamında, ikinci ve sekizinci sınıf aralığındaki 12 bin çocuğun umudu olmak hedefleniyor ve deprem bölgesindeki çocukların eğitimine yönelik çalışmalara devam edileceği belirtiliyor.

 

Türkiye’nin 100. yılında deneyim odaklı yepyeni bir mağazacılık konsepti: MediaMarkt Lighthouse 

MediaMarkt Türkiye, perakendecilik anlayışını değiştirecek yepyeni bir konsept ile ilk Lighthouse mağazasını Ekim ayında İstanbul Marmara Park’ta açacağını duyurdu. Markaların ve Teknolojinin Evi olarak konumlandırılan bu yeni konsept mağazanın odak noktasına müşteri deneyimini alarak farklılaşacaklarını söyleyen MediaMarkt Türkiye CEO’su Faruk Kocabaş, Lighthouse mağazada, alanında yetkin uzmanlarla müşterilere en son teknolojileri göstermeyi, üstün müşteri hizmeti sunmayı ve benzersiz bir deneyim yaşatmayı hedefledikleri söyledi. Bu mağazada teknolojiyi tüketicilerle buluşturan Deneyim Alanları ve markaların en son yeniliklerini sundukları Butikler, Servis & Müşteri Hizmetlerine özel alanlar ve müşterilerin daha keyifli vakit geçirebilmeleri için özel bir kafeterya olacak.

 

Rakamlarla MediaMarkt

MediaMarktSaturn Perakende Grubu, Avrupa’da 13 ülkede, 1.000’den fazla mağazasında 45 binden fazla ürün çeşidiyle tüketicilerle buluşuyor.

Mağazalarda temas edilen müşteri sayısı ise 2.5 milyardan fazla

50 bini aşkın çalışanı bulunan MediaMarktSaturn Perakende Grubu’nun 2022 mali yılı cirosu 21,8 Milyar Euro

Yapılan faaliyetler sonrasında elde edilen FVÖK 197 Milyon Euro

MediaMarkt Türkiye’nin 29 ilde 91 mağazası ve toplamda 230 bin metrekareyi aşan alanı var.

3.315 kişiye istihdam sağlanıyor.

Yılda 300 milyonu aşkın ziyaretçiyi ağırlıyor.

Sadakat programı MediaMarkt CLUB’ın üye sayısı 4.5 milyona ulaştı.

Google’ın Türkiye’nin En Büyük Perakendecilerini dahil ettiği Bütünleşik Kanal Araştırmasında Deneyim 1.’si seçildi.

Enerji tüketimi kaynaklı karbon ayak izini önümüzdeki 5 yıl içerisinde %20 azaltmayı planlıyor.

100’den fazla çevre dostu ürün adedini 2023 yılı sonuna kadar 2 katına çıkarmayı hedefliyor.

Atık kaynaklı karbon ayak izini önümüzdeki 2 yıl içinde %25 azaltmayı amaçlıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Merck Türkiye’de 2 Yeni Atama

“Her çalışan bir yetenektir” prensibiyle hareket eden Merck’te, Türkiye ekibi  içinden iki yeni atama gerçekleşti. 

Merck Türkiye’de, yetenek yönetimine ve gelişimine öncelik verme taahhüdünün bir parçası olarak ekip içinden iki yeni atama gerçekleşti.  Onkoloji İş Birimi Direktörü olarak görev yapan Aydan Dinçer’in global atamasını takiben, Fertilite Terapötik Alan Direktörü Esra Onsun Bilgi, Onkoloji Terapötik Alan Direktörlüğü’ne atanarak yerini 2011 yılından bu yana Merck Fertilite ekibinde görev yapan Süleyman Bozoğlu’na bıraktı.

Esra Onsun Bilgi

2010 yılından bu yana Merck bünyesinde görev yapan Fertilite Terapötik Alan Direktörü Esra Onsun Bilgi, Onkoloji Terapötik Alan Direktörlüğü pozisyonunu üstlendi.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde lisans ve MBA yüksek lisans eğitimlerini tamamlayan Bilgi, birçok global firmada çalıştıktan sonra 2010’da Merck’teki kariyerine başladı. Fertilite alanında sırasıyla Ürün Müdürlüğü, Pazarlama Müdürlüğü, Kıtalararası Bölge Pazarlama Müdürlüğü ve Pazarlama & Satış Müdürlüğü görevlerini başarıyla yürüttü. 2018’den itibaren Fertilite Terapötik Alan Direktörlüğü’ne atanan Bilgi, ekibiyle birlikte Türkiye’nin Fertilite alanında bölgesel ve global Eğitim Merkezi olması için başarılı çalışmalar gerçekleştirdi. 

Süleyman Bozoğlu  

2011 yılında Merck Türkiye’ye katılan ve 2021’den bu yana Fertilite Satış Müdürlüğü yapan Süleyman Bozoğlu, Fertilite Terapötik Alan Direktörlüğü görevine atandı. 

Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü’nde lisans, Bahçeşehir Üniversitesi’nde MBA yüksek lisans eğitimini tamamlayan Süleyman Bozoğlu, Merck’te Ürün Tanıtım Uzmanlığı, Ürün Müdürlüğü, Pazarlama Müdürlüğü ve son olarak Fertilite Satış Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Fertilite global ekibinde kısa dönem görevlendirmeleri başarıyla yerine getirdi. Bozoğlu, Merck Türkiye Fertilite Ekibiyle birlikte, yerel ve bölgesel birçok stratejik projenin hayata geçirilmesine katkıda bulundu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Emirates, Temmuz ayında Montreal seferleriyle global uçuş ağını genişletecek

Emirates, 5 Temmuz’dan itibaren Dubai’den Montreal’e yeni günlük uçuş seferleri başlatacağını duyurdu. Emirates’in 2007’den bu yana faaliyet gösteren Toronto seferlerine ek olarak; Montreal, havayolunun Kanada’daki ikinci durağı olacak.

Montreal seferlerinin başlatılmasıyla beraber, BAE ve Kanada arasındaki ekonomik işbirliğinin derinleştirilmesi ve ticari bağlantıların artırılmasının yanı sıra havacılık ve turizm sektörlerine yönelik teşviklerin yoğunlaştırılması amaçlanıyor. Yeni uçuş noktasına yapılacak günlük seferler, Dubai ile Kanada arasındaki yoğun direkt uçuş talebini karşılamaya yardımcı olacak ve Kanada’ya uçan yolcular için daha fazla seçenek sunacak.

Montreal’den Dubai’ye seyahat eden yolcular, havayolunun ödüllü hizmetlerinin keyfini çıkarabilir ve Emirates’in 70’ten fazla ülkede 130’dan fazla uçuş noktasından oluşan küresel ağına güvenli, kolaylıkla ve verimli bir şekilde bağlanabilir.

Dubai ve Montreal arasındaki günlük uçuşlar, Boeing 777-300ER model uçak ile üç sınıf konfigürasyonunda EK243/244 uçuş numarasıyla gerçekleştirilecek ve tüm kabinlerinde birinci sınıf bir seyahat deneyimi sunacak. Yolcular; 8 First Class süit, Business Class’ta 42 yatağa dönüşebilen koltuk ve Economy Class’ta 304 koltuk bulunan geniş gövdeli uçaklarda Emirates’in ödüllü seyahat deneyiminin keyfini çıkarabilirler.

Montreal biletleri, 5 Temmuz’da başlayan uçuşlar için satışa çıktı ve emirates, Emirates App veya seyahat acenteleri üzerinde satın alınabilir.

Emirates Ticari İşler Başkanı Adnan Kazım konu ile ilgili şunları söyledi: “Emirates olarak, Dubai’deki merkezimizden doğrudan servislerle Kanada’ya erişimimizi genişletirken, ülkedeki ikinci noktamıza seferlerimizi başlatmaktan heyecan duyuyoruz. Büyük bir metropol merkezi ve Kanada’nın en büyük ikinci şehri olarak, Montreal’i 130’dan fazla destinasyondan oluşan ve giderek büyüyen global uçuş ağımıza eklemekten ve Amerika’daki kapsama alanımızı güçlendirerek Dubai’den 18 uçuş noktasına hizmet vermekten memnuniyet duyuyoruz.

15 yılı aşkın bir süredir Toronto’ya yolcu ve kargo hizmetleri sunuyoruz. Temmuz ayında Montreal’e hizmet vermeye başladığımızda, yolcular; iş, tatil, eğitim veya aile ve arkadaş ziyareti amaçlı seyahatlerini planlarken daha fazla seçeneğe sahip olacak. Bu yeni uçuş noktasını mümkün kılan gelişmiş anlaşmalar için BAE ve Kanada makamlarına teşekkür etmek istiyoruz. Ülkeye erişimimizi genişleterek, turizmi daha fazla şehirde teşvik etmenin ve tüm sektörlerde daha fazla iş yaratmanın yanı sıra Kanadalı işletmelere ve ihracatçılara bir dizi fayda sağlayacak yeni ticaret yollarını kolaylaştırmayı arzu ediyoruz.” 

Emirates Uçuş Ağı ve Air Canada ortaklığı

Emirates ve Air Canada yolcuları, iki havayolu arasındaki uçuş ortaklığı sayesinde geniş bir uçuş ağına erişebiliyor. Emirates’in uçtuğu 130’dan fazla uçuş noktasına ek olarak, yolcuları şimdi  bu ortaklık sayesinde Toronto dışında Kanada’daki 19 noktaya erişebilmekteler; Air Canada yolcuları ise Emirates ile Dubai’ye uçabiliyor ve böylece Afrika, Hindistan Yarımadası, Orta Doğu ve Uzak Doğu’daki 17 şehre erişebiliyor. Emirates yolcuları ayrıca, Kanada’da 27 ve Kanada-ABD-Güney Amerika arasındaki 94 nokta dahil olmak üzere, Air Canada tarafından interline olarak işletilen 140’tan fazla uçuş noktası arasından seçim yapabilecekler.

Emirates yolcuları, her iki havayolu arasındaki gelişmiş ara hat düzenlemesi sayesinde ABD, Meksika, Güney Amerika ve Karayipler de dahil olmak üzere Montreal’den seyahat edebilecekleri 68 uçuş noktası arasından seçim yapabilirler. Kanada’da Montreal üzerinden seyahat edilebilen en popüler iç hatlar arasında Vancouver, Calgary, Ottawa ve Halifax bulunuyor.

Emirates Skywards üyeleri, tüm uygun Air Canada uçuşlarında Mil kazanabilir ve bu milleri Air Canada ağında hediye biletler için kullanabilirler.

Emirates’in son uçuş noktası olan Montreal’e seyahat

Saint Lawrence ve Ottawa Nehri arasındaki bir adada yer alan Montreal, Quebec’in en büyük ve Kanada’nın ikinci büyük şehridir. Fransız Kanada’sının başkenti ve ülkenin kültür başkenti olarak da bilinen şehir, festivalleri ve gelişmiş yemek ve sanat kültürüyle ünlüyken aynı zamanda önemli bir ticaret, turizm ve iş merkezi olarak ön plana çıkmaktadır. Eşsiz coğrafi konumu nedeniyle ziyaretçileri cezbetmesine ek olarak, Montreal aynı zamanda dünyanın en iyi üniversitelerinden bazılarına ev sahipliği yapmaktadır ve uluslararası öğrenciler tarafından aranan öğrenci dostu ve birinci sınıf bir eğitim yeri olarak ün kazanmıştır.

Montreal’den uçuş saatleri, Kanadalı yolculara Dubai dışındaki Tayland, Lübnan, Hindistan, Bali gibi önemli eğlence yerlerine ve Seyşeller gibi Fransızca konuşulan Hint Okyanusu destinasyonlarına kolay erişim sağlayacaktır. Yeni hizmet aynı zamanda; Dubai, Hindistan, Lübnan, Singapur, diğer Güney Doğu Asya ve Afrika ülkelerinden eğlence ve iş amaçlı seyahat edenler, aile ve arkadaş ziyaretinde bulunanlar ve ülkede yüksek öğrenim gören uluslararası öğrenciler gibi çeşitli kesimlere Montreal’e yeni bir bağlantı imkanı sağlıyor. 

Emirates, 2007’den beri Toronto’da faaliyet gösteriyor ve 2009’dan beri de Dubai-Toronto arasında amiral gemisi A380 ile hizmet veriyor. 20 Nisan’dan itibaren Emirates, Toronto’ya her gün  A380 ile hizmet veriyor. Havayolu, geniş uçuş ağına Montreal’in eklenmesiyle, Kanada’ya veya Kanada’dan seyahat planlayan yolcular için iki farklı uçuş noktası seçeneği sunacak. Bu aynı zamanda Emirates’in Amerika’daki uçuş ağını Kanada’da iki noktaya, 12 ABD şehrine ve Meksika, Brezilya ve Arjantin’de dört noktaya genişletecek.

Emtiaların ve malların dünya çapında hareketini desteklemek için Emirates, Boeing 777 yolcu uçağının gövdesinde 20 ton ve A380 uçağının güvertesinde 15 tona kadar taşıma kapasitesiyle Kanada’ya kargo hizmetleri sağlıyor.

İster Dubai’ye ister Dubai’den seyahat ediyor olun, gezginler bol güneş alan plajların, kültürel etkinliklerinin, birinci sınıf misafirperverliğin, eğlence tesislerinin ve çeşitli birinci sınıf deneyimlerin keyfini çıkarabilirler.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türk Yapı Sektörünün Zirvesi 45. Yapı Fuarı –Turkeybuild İstanbul Kapılarını Açtı

50 ülkeden Yapı ve İnşaat Sektöründen satın alma profesyonelini İstanbul’da buluşturan 45. Yapı Fuarı –Turkeybuild İstanbul dört gün boyunca devam edecek. 1,5 milyar Euro’ya yakın bir iş hacmi yaratması beklenen Yapı Fuarı- Turkeybuild, bölgedeki en etkili iş platformu olmasının yanı sıra, Türk yapı sektörünün en uzun süredir düzenlenen fuarı olma özelliğini de taşıyor. 

26-29 Nisan tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan fuar; Balkanlar, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgedeki en büyük, dünyada ise beş büyük yapı fuarından biri olma özelliğini taşıyor. İhracatta önemli bir payı bulunan Yapı Fuarı-Turkeybuild İstanbul’un 1,5 milyar Euro’ya yakın bir iş hacmi yaratması bekleniyor.

Ticaret Bakanlığı’nın desteği ile ICA Events tarafından düzenlenen fuar, güçlü küresel ağını inşaat sektörüne aktararak yeni iş olanakları, ortaklık ve satın alım fırsatları yaratmayı hedefliyor. Fuar kapsamında her yıl düzenlenen “VIP Alım Heyeti Programı” ile 50 ülkeden 300’ün üzerinde yabancı satın almacı ağırlanacak. Orta Doğu, Orta Asya ve Kuzey Afrika’dan da alıcıların takibinde olan fuarda bu yıl Avusturya, Belarus, Çin, KKTC, Çek Cumhuriyeti, Almanya, Endonezya, İtalya, Kazakistan, Katar, Romanya ve Rusya başta olmak üzere 17 ülkeden toplam 450’nin üzerinde yerli ve yabancı katılımcı yer alacak. 

Fuarın birinci gününde Zero Build tarafından organize edilen “Sıfır Enerji Binalar ve Kamu Yaklaşımı” başlığı ile gerçekleştirilen oturumun konuşmacıları arasında T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği ve Tesisat Daire Başkanı Makine Yüksek Mühendisi Murat Bayram, Bursa Valiliği Enerji Yönetimi Bölümü Enerji Yöneticisi Levent Yazıcı, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Enerji Verimliliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü, Doç. Dr. Selmin Ener Ruşen yer aldı. 

Bursa Valiliği Enerji Yönetimi Bölümü Enerji Yöneticisi Levent Yazıcı, konuşmasında kamuda ilk enerji yönetim birimi yazılımının Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yazıldığını belirtti.

Yazıcı sözlerine şöyle devam etti: “2021 yılında yenilik ve mali destek programında, Bursa Valiliği bünyesinde “kamu enerji yönetim merkezi” oluşturduk. Kamu enerji yönetim merkezi kamuya ait enerji faaliyetlerini düzenlemek amacıyla kuruldu. Ayrıca enerji verimliliği yazılımımız var. Milli Eğitim Müdürlüğünde 2015 yılından beri kullanılan ve 2021 yılından itibaren de tüm Bursa Valiliği ve yaklaşık 38 valiliğin de kullandığı enerji otomasyonunu yapıyoruz.” 

Yazıcı, konuşmasında bu yazılımı belediyeler, üniversiteler ve kamu kuruluşlarının kullandığını da belirtti. Ayrıca kamu kurumlarında ve okullarda ciddi bir ısı yalıtımı yaptıklarını belirten Yazıcı, çevre dostu okul projelerinde Zero Build konsepti ile Bursa’da renovasyonlar yaptıklarını anlattı.

Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, İstanbul’un en kalabalık ilçelerinden biri olan Kadıköy’ün enerji verimliliği konusunda yaptıklarını anlattı. 

Odabaşı konuşmasına, “Nefes aldığımız gezegene vefa ve saygımızı gösterebilmenin tek yolu özellikle, kamu kurumlarının adil, cesur politikalar geliştirmesine bağlı olduğuna inanıyorum” diyerek başladı. “Şehirlerin planlanması ve yönetilmesinde, sürdürülebilirlik hiç olmadığı kadar aciliyeti olan bir konu. Sürdürülebilir şehir, sürdürülebilir kentsel gelişme yeşil kent gibi hedefler de bu ihtiyaca çözüm üretme perspektifiyle stratejik planlarımız arasında” dedi. Kentsel dönüşümün ise diğer bir öncelikli konu olduğunu anlatan Odabaşı, “Kentsel dönüşüm kavramı çoğunlukla olası depremleri göz önünde bulundurarak mevcut yapıların depreme dayanıklı olarak dönüştürülmesine indirgenmekte. Oysa kentsel dönüşüm deprem gerçeğiyle birlikte başka bir doğa felaketi sayılan iklim değişikliğini de kapsayacak şekilde ekonomik sosyal ve çevresel boyutlarıyla sürdürülebilir şehir yaratma potansiyeli taşımaktadır” diye ekledi.

Odabaşı, “Kadıköy Belediyesi olarak sürdürülebilir enerji politikalarını destekleyen başkanlar sözleşmesine katıldık ve Paris İklim Anlaşması’nın da koyduğu hedefleri göze önünde bulundurarak 2018’de mecliste alınan karar ile 2030 yılına kadar emisyon salınımlarını %40 azaltmayı hedefleyen eylem planları hazırladık” dedi.

T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği ve Tesisat Daire Başkanı Murat Bayram, Sıfır enerjili binalara giden yolda yapılanlar ve planlananlar konusuna dikkat çekti. Bayram konuşmasında, “Kendi verdiğimiz zararları azaltabilmenin yollarını yine kendimiz bulmalıyız. Burada bulunma sebebimiz sıfır enerjili binalar. Bu binalar ile ilgili çok fazla farklı kavram tanım söz konusu. Fakat hepsinin gittiği yer aynı. Günün sonunda bir bina ihtiyaç duyduğu enerjiyi kendi üretecek ve kendi tüketecek, gelecekteki yapılarımız bu şekilde olacak” dedi.

Birinci gün “Sıfır Enerji Binalar ve Finansman” başlıklı panel ile devam etti. Oturumda, Yapılarda Enerji Verimliliği Derneği-VERİMDER İcra Kurulu Başkanı Prof. Dr. Emre Alkin, OECD Türkiye Büyükelçisi ve Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği-YENADER Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin yer aldı. 

Kerem Alkin sözlerine, “Küresel iklim krizinin etkilerini Avrupa’nın önemli bir kısmında yaşanan kuraklık sorunuyla gözlemlemekteyiz” diyerek başladı. OECD çatısı altında son 2 yıldan beri özellikle Paris İklim Anlaşması, Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi çerçevesinde ele alınan konular noktasında, bir süreçten geçildiğini belirten Alkin, önümüzdeki dönemde iklim krizinin yönetimi ve havaya karbon salımınının  minimum düzeyde tutulabilmesi için enerji verimliliği konusunda gerek uluslararası gerekse ülkeler bazında nasıl daha çok iyileştirilebilir sorusuna yoğunlaşıldığını ve bununla ilgili yapı kimyasalları ve ürünleri noktasında ortaya konabilecek yenilikçi çalışmalara örnek raporlara dikkat çekilmesi gerektiğini vurguladı.

Oturumun devamında Emre Alkin; enerjiyi verimli kullanmak ve alternatif enerji bulmanın önemine değindi. Alkin, enerjiyi uzaktan getirmek ne kadar mantıklı sorusuna cevap verirken; Enerji bakanlığından gelen verilerle Türkiye’de 2022 yılından beri yerli ve milli enerji kullanımının arttığını belirtti. Enerji verimliliğinde ustanın önemine de değinen Alkin, uygulayıcının doğru bir uygulamayla doğalgaz faturasının %50 oranında düşürülebileceğini söyledi.

Yapı Fuarı –Turkeybuild İstanbul birbirinden önemli konuları masaya yatıracağı etkinlik programı ile 4 gün boyunca devam edecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vodafone Discover Genç Yetenek Programı’na Başvurular Devam Ediyor

Vodafone’un 2008’den bu yana sürdürdüğü Discover Genç Yetenek Programı’nda başvuru ve değerlendirme süreci devam ediyor. Programa Nisan sonuna kadar LinkedIn ve Kariyernet üzerinden başvuru yapılabiliyor. Her yıl binlerce başvurunun alındığı programla bugüne kadar 666 genç istihdam edildi.

Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, geleceğin teknolojilerine yön verecek genç yetenekleri bünyesine katmayı sürdürüyor. Vodafone’un 2008 yılından beri sürdürdüğü Discover Genç Yetenek Programı’nda yeni dönem başvuruları ve değerlendirme süreci devam ediyor. Programa Nisan sonuna kadar LinkedIn ve Kariyer.net üzerinden başvuru yapılabiliyor. Her yıl binlerce başvurunun alındığı programla bugüne kadar 666 genç istihdam edildi. 

Geleceğin liderleri olarak gördükleri genç yetenekleri keşfetmeyi ve organizasyonlarına katmayı önemsediklerini belirten Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Nazlı Tlabar Güler, şunları söyledi:

“Vodafone’un global ölçekte tüm ülkelerinde uyguladığı Discover Genç Yetenek Programı ile tam 16 yıldır şirketimizin genç ve dinamik yüzünün en büyük temsilcilerini ağırlıyoruz. Yüksek potansiyele sahip gençleri Vodafone’a kazandırarak, lokal ve global kariyer olanaklarından faydalanmalarına, eğitim-gelişim programları ile desteklenmelerine olanak tanıyor ve aynı zamanda Vodafone Türkiye’nin yetenek havuzunu genişletmeyi amaçlıyoruz. 16 yıl önce 3 kişi alarak başlattığımız bu program sayesinde her yıl artan bir ivmeyle istihdama olan katkımızı sürdürüyoruz. Bugüne kadar toplam 666 genci bünyemize kattık. Kariyerine Discover olarak başlayan ve şu an Vodafone Liderlik Ekibimizde yer alan çok sayıda çalışma arkadaşımız bulunuyor. Her yıl programın tasarımını gözden geçirerek iyileşme fırsatı olan tarafları paydaşlarımızın da görüşleriyle geliştiriyoruz. Her zaman olduğu gibi gelecekte de gençler bizim en büyük motivasyonumuz ve rehberimiz olmaya devam edecek.”

Geçen yıl 78 genç kabul edildi

Geçen yıl Türkiye’nin dört bir yanından 4 bini aşkın gencin başvurduğu Discover Genç Yetenek Programı’na 34 farklı üniversiteden 78 genç kabul edildi. Programa katılanların %63’ünü kadın çalışanlar oluşturdu. Genç Discover’ların %50’si ticari, %36’sı teknoloji, %14’ü de kurumsal ekiplerde kariyer yolculuklarına başladı.

Tüm Vodafone ülkelerinde uygulanıyor

Discover Genç Yetenek Programı; üniversite 4. sınıf öğrencileri, yeni mezunlar ve en fazla bir yıl tam zamanlı iş tecrübesi bulunanlar için özel hazırlanmış bir kariyer programı. Tüm Vodafone ülkelerinde uygulanan, adayların aynı standart işe alım sürecinden geçtiği bu global program kapsamında, Vodafone bünyesine katılan genç yetenekler için yoğun bir eğitim ve gelişim programı uygulanıyor. Gençler, ilk yıl farklı bölümlerde iki rotasyon yaparak hem teknoloji/telekomünikasyon sektörünü, hem de Vodafone’u yakından tanıma ve kariyerlerine daha bilinçli tercihler yaparak başlama imkânı buluyorlar. Vodafone içinde yayınlanan ilanlar aracılığıyla farklı lokal ve global fırsatları değerlendirebiliyorlar.

Tüm birimlerde çalışıyorlar

Genç Discover’lar, bakış açılarını ve dinamizmlerini organizasyonun tüm birimlerine yansıtmaları amacıyla şirketin neredeyse tüm fonksiyonlarında konumlandırılıyor. Buna göre, şirketin satış, pazarlama, teknoloji, finans, insan kaynakları fonksiyonlarında tam zamanlı çalışma imkânına sahip oluyor. Özellikle organizasyondaki dijital rollerde ve yeni iş kollarını oluşturan ekiplerde Discover’lara yer veriliyor. 

Beceri odaklı yaklaşım uygulanıyor

Discover Genç Yetenek Programı kapsamında son 3 yıldır beceri odaklı yaklaşım uygulanıyor. “Kendine yatırım yap, yeni fikirler üret, dene-yanıl, sorgula” anlayışına dayanan beceri odaklı yaklaşımla yarattığı uzmanlık patikalarının rotasyon ve eğitimlerle zenginleştiği bir program tasarlayan Vodafone, çalışanların kendilerini farklı açılardan geliştirebilmesi için zaten bildiklerinin üstüne yeni bilgiler ekleyebilecekleri eğitim programları, yeniden beceri kazanma ve beceride derinleşme patikaları sunuyor. Bu kapsamda bu yıl da yeni mezunların beceri kazanması için 7 patika içinde 7 farklı gelişim yolculuğu, bu yolculuk boyunca 2 farklı rotasyon sunulacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Banvit BRF Akıllı Çocuk Sofrası kapsamında 23 Nisan’da ebeveynlerin çocukların yeme alışkanlıkları üzerindeki etkisine dikkat çekiyor

Banvit BRF “Akıllı Çocuk Sofrası” projesi kapsamında 23 Nisan’da Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat’ın katkısıyla ebeveynlerin çocukların yeme alışkanlıkları üzerindeki etkisine dikkat çekti.

Toplumsal yatırımlarında ”Sürdürülebilir Gıda” konusuna odaklanan Banvit BRF, çocukların sağlıklı gelişimine destek veren “Akıllı Çocuk Sofrası” projesi kapsamında 23 Nisan’da proje danışmanlarından Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat’ın “Ebeveynlerin çocukların yeme alışkanlıklarını nasıl etkilediği’ konusundaki makalesini paylaştı.

Türkiye’nin önde gelen beyaz et üreticilerinden olan Banvit BRF, sürdürülebilirlik çalışmaları çerçevesinde sağlıklı nesillerin yetişmesine ve gıda israfının önlenmesine katkıda bulunmak amacıyla başlattığı “Akıllı Çocuk Sofrası” projesini sürdürüyor.  Projeyle çocuklarda doğru beslenme alışkanlıklarının oluşturulması ve gıda israfı konusunda farkındalık yaratılması hedefleniyor. Beslenme alışkanlıklarının çok büyük ölçüde aile içinde edinildiği gerçeğinden yola çıkan “Akıllı Çocuk Sofrası”, ilkokul öğrencileri ile ailelerinin ve öğretmenlerinin sürdürülebilir gıda konusundaki eğitim ve farkındalık çalışmalarını kapsıyor

Çocukların gelişiminde beslenmenin önemini her fırsatta vurgulayan Banvit BRF, 23 Nisan’da geleceğimizi emanet ettiğimiz çocuklarımızın yeme alışkanlıklarına odaklandı. Proje danışmanlarından Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat, 23 Nisan’daki makalesinde 1970’lerden bu yana çocukluk döneminde fazla kilolu olma yüzdeliğinin giderek arttığını ve bunun çocuklar için bir risk oluşturabileceğini belirterek şunları yazdı. “Kiloluluk ve obezite çocuklar için hem sosyal damgalanma riski taşıyabilir hem de onların sağlıklarını ömür boyu etkileyebilir.  Elbette her çocuğun yeme alışkanlıkları ailede oluşuyor. Bir çocuğun kilosu hem ailesinin yeme alışkanlıklarına hem de çevresindeki gıda alımına ve ulaşabildiği gıdalara bağlı. Örneğin, çocuğunuzun kola içmesini istemiyorsanız, fakat evde yetişkinlerin içimi için kola bulunuyorsa, o zaman çocuğunuzu uzun vadede engellemeniz zordur. Vereceğiniz nasihatlerin veya koyacağınız bir yasağın ancak kısa dönemde etkisi olur; çünkü çocuklar ilk önce yetişkinleri taklit ederek öğrenirler ve hayatta var olurlar.”

Makalesinde Amerikan Pediatri Akademisi’nin sunduğu raporun da bu görüşü onayladığını kaydeden Bolat şöyle devam etti; “Rapora göre, çocukların yüksek yağlı yiyeceklere yönelik tercihleri ebeveynlerin yağ tüketim oranıyla doğrudan orantılı. Dolayısıyla, çocuğun erken gelişiminde yiyecek tercihlerini şekillendiren faktörlerin kaynağı çocuğun içerisinde bulunduğu aile ortamında yatıyor. Çocukların yeme alışkanlıklarını etkileyen davranışsal faktörlere ilişkin çalışma yapan Birch ve Fisher çocuklarda gıda tercihlerini detaylı incelediler. Buldukları ilk bulgu ise şu oldu; Anne sütü ile daha çok beslenen çocuklar yeni tatlara daha açık oluyor çünkü anne sütü ile farklı tatlara maruz kalıyor. Ayrıca bebekliğinde çoğunlukla anne sütüyle beslenen ve doyan çocuklar ek gıdaya daha kolay geçerler; çünkü birçok tat deneyimleri olmuştur. Daha çok mamayla beslenen ve her öğünde aynı tada alışan bebekler ise, ek gıdaya ve yemek yemeye geçmekte zorlanıyorlar. Yani, emzirme döneminden itibaren ailenin yeme alışkanlıkları çok belirleyici oluyor.”

Bunun yanı sıra yenilmesi istenen yiyeceğin ulaşılabilir olmasının da çok önemli olduğunu kaydeden Eğitim Bilimci Dr. Özgür Bolat, Baranowski’nin okul çocuklarıyla yaptığı bir araştırmaya dikkat çekti. Araştırmada çeşitli meyve sebzelerin sıklıkla servis edildiği bir okulda, çocukların meyve-sebze tüketiminin yaşıtlarına oranla fazla olduğu ve çocukların meyve-sebzeyi daha çok tercih ettikleri ortaya çıktı.

Çocukların beslenmeleri konusunda önce ebeveynlerin, sonra da çevrenin tutumunun çok önemli olduğunu belirten Bolat, şunları yazdı; “Beslenme konusunda çocuklara doğru rol model olabilmemiz çok önemli. Unutmayın, bir çocuğun yeni bir tada alışması ortalama olarak 5-10 denemeden sonra oluşur. Bu sebeple bu süreçte zorlamadan, kuralcı olmadan çocuğu o besine kademeli maruz bırakmak önemli. Aynı zamanda çocukların sağlıklı gıdalara kolaylıkla ulaşabilmeleri ve sağlıksız gıdaların ev ve okul ortamında barındırılmaması da önem taşıyor. Çocuklukta edinilen alışkanlıklarla başa çıkmak bir ömür sürebilir. Çocuklara sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlıkları oluşturabilecekleri alan ve imkan sunmak da her birimizin görevi.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı