Etiket: Bulundu

Haldun Dormen Gaziemir sahnesinde

Gaziemirlilerle söyleşi yapan Haldun Dormen, sanat hayatından örnekler vererek sanata bakış açısını anlattı ve sanat yapan gençlere öğütler verdi.

Gaziemir Belediyesi’nin kültür sanat etkinlikleri kapsamında Haldun Dormen ile söyleşi düzenlendi. Atatürk Kültür Merkezi’nde Çağlar İşgören’in moderatörlüğünde düzenlenen söyleşide Haldun Dormen ile Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, izleyicilerin sorularını cevapladı.

Etkinliğin açılış konuşmasını Yüzüncü Yıl Sanat Merkezi projesi hakkında bilgi vererek yapan Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, “Yüzüncü Yıl Sanat Merkezi benim imza projem olacak. Sanatla büyümeyen toplumlar aydınlanamaz. Gaziemir bu yönden çok şanslı. Gaziemir, salonlara sığmıyor. Yüzüncü Yıl Sanat Merkezi’ni çok önemsiyorum. Kendisinin bir sanat merkezi olacak. İnsanlar görünce hayran kalacak ve çok büyük sanatçıları orada ağırlayacağız. Dört yılda çok büyük sanatçıları ağırladık. Bugünde Haldun Dormen’i ağırlayarak çıtayı en yukarıya taşıdık. Büyük usta Haldun Dormen’i burada ağırlamak büyük gurur. Bu salonları soldurmaya devam ettiğiniz sürece sahnelerimizde usta sanatçıları ağırlamaya devam edeceğiz. 15 Mayıs’ta aydınlık bir Türkiye’ye uyanacağız. 650 kişilik salonu olacak sanat merkezimizin temelini 13. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte atacağız” diye konuştu.  

“Tiyatro halk için yapılır”

“Gaziemir’e geldiğim için çok çok mutluyum. İzmir halkı benim çok sevdiğim seyircim” diyerek konuşmasına başlayan Haldun Dormen,  Atatürk’ün kadınların sanatta söz sahibi olması için yaptıklarına değinerek, “Tiyatro özgür olmalı. Ama hiçbir zaman gerçek anlamda özgür olmadı. Ancak tiyatro mutlaka kazanır. Tiyatro mutlaka halk için yapılır. Halkın duygularının, isteklerinin dile getirildiği yerdir tiyatro. Tiyatro halkın duygusu, düşüncesidir” ifadelerini kullandı.

Türk tiyatrosunu dünya standartlarında bir tiyatro olarak tanımlayan Haldun Dormen, “Türk tiyatrosunun geleceğini çok olumlu görüyorum. Alternatif tiyatrolarda müthiş oyunlar ortaya çıkıyor” dedi.

Haldun Dormen, Köy Enstitüleri’nin kapatılmasıyla ilgili soruya ise “Köy Enstitüleri’nin kapatılması Cumhuriyet tarihine yapılmış en büyük kara lekedir. O olmasa Türkiye bugün bambaşka olurdu” ifadesiyle yanıtladı.

“Olmak ya da olmak”

Genç tiyatrocuların sorularını cevaplayan Dormen, “Bir şeye karar verdiğiniz de mutlaka olacaksınız. Olmak ya da olmak. Benim için olmamak diye bir şey yok. Ben de diplere düştüm ama çıktım. Çünkü hep olmayı düşündüm, olmamayı hiç düşünmedim. Herkes gibi sizlere de söylüyorum yaparsınız şekerim” önerisinde bulundu.

Söyleşinin Moderatörlüğünü yapan Çağlar İşgören, “Yüzüncü Yıl Sanat Merkezi’ne hayran olmamak elde değil. Buranın salonunun sadece tiyatro salonu olması, oyunlara özel olması çok anlamlı. Başkanım çok heyecanlandırdı beni. Sanat merkezinin açılışında olacağız. Gaziemir’in çok şanslı olduğunu düşünüyorum. Böyle salonlar oldukça sanat çok gelişecek” diye konuştu.

Başkan Arda’nın Haldun Dormen’e çiçek takdim etmesiyle etkinlik son buldu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Malkara’da Yazarlar Kitapseverler İle Buluştu

Malkara Kaymakamlığı’nın öncülüğünde, Malkara Belediye Başkanlığı ve Malkara Kent Konseyi’nin işbirliğinde organize edilen “Tekirdağlı Yazarlar Okurlarıyla Malkara’da Buluşuyor” etkinliği, 26 Nisan 2023 Çarşamba günü saat 14.30’da Malkara Kültür Merkezi’nde yazarların katılımıyla gerçekleştirildi.

Malkara’da Tekirdağlı yazarların okurlarıyla buluştuğu etkinliğe; Malkara İlçe Kaymakamı Kerem Süleyman Yüksel, Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul, CHP Tekirdağ Milletvekili Adayı Nurten Yontar, CHP Malkara İlçe Başkanı Hülya Ertan, Deva Partisi İlçe Başkanı Filiz Yıldırım Özcan, Belediye Başkan Yardımcıları Hüseyin Vasfi Güner, Ahmet Nazif Balcı, Malkara Kent Konseyi Başkanı Hasan Akçay, Malkara Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Öznur Akyol, sivil toplum kuruluşu başkanları, Belediye Meclis Üyeleri, Öğretmenler, Öğrenciler, Basın Mensupları ve kitapsever vatandaşlar katıldı.

Etkinlik Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ile tüm aziz şehitlerimiz adına yapılan saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul yaptığı konuşmada; “Geçmişimizi aydınlatan geleceğimize yol gösterecek olan değerli yazarlarımız hoş geldiniz. Bu salonda genç arkadaşlarımızı görmek farklı bir keyif tüm katılımcılara teşekkür etmek istiyorum. Bugün aramızda Tekirdağ’mızın geçmişine ışık tutan, vizyon anlamında gençlere örnek olan çok değerli yazarlarımız var. Umarım güzel bir söyleşi olur. Sizlerde yazarlarımızın eserlerini inceleyip beğenirsiniz” dedi.  

Malkara İlçe Kaymakamı Kerem Süleyman Yüksel yaptığı konuşmada okumanın önemine dikkat çekerek katılımcılara teşekkür etti.

Konuşmasının ardından Malkaralı küçük yazar Azra Bilgan, Malkara İlçe Kaymakamı Kerem Süleyman Yüksel’e kitap hediye etti.

Kitapseverlerin ilgisinin yoğun olduğu yazarlar buluşmasında Tekirdağlı yazarlar kısa konuşma gerçekleştirdiler.

Konuşmaların ardından Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul, yazarlara plaket takdiminde bulundu.

Etkinliğin ardından Tekirdağlı yazarlar katılımcılara kitaplarını imzalayarak takdim ettiler.

Etkinlik öncesinde Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul, Tekirdağlı yazarlar ile yemek programında bir araya geldi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ukraynalı yetim çocuklar için etkinlik düzenlendi

Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle Kemer’de misafir edilen Ukraynalı yetim çocukların Kemer’de bulunmalarının 1. yıl dönümü nedeniyle etkinlik düzenlendi.

Beldibi Mahallesi’nde bulunan Larissa Hotel’de yapılan etkinliğe, Kemer Kaymakamı Hüseyin Çam, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu, Ukrayna Türkiye Büyükelçisi Vasyl Bodnar, Ukrayna Antalya Konsolosu Oleksandr Voronin, Kemer Belediyesi Meclis Üyesi Mustafa Tıraş, Bağımsız Devletler Topluluğu Kültür, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (FİLİZ) Başkanı Yana Balta, Savaşsız Çocuklar Projesi Temsilcisi Yana Aras ve Ukraynalı yetim çocuklar ve davetliler katıldı.

Etkinlik kapsamında yetim çocuklar dans gösterileri sundu, mini konserler verdi. Kaymakam Çam ve Başkan Topaloğlu, bazı Ukraynalı çocuklarla sohbet etti.

Kaymakam Çam ile Başkan Topaloğlu ve beraberindekiler, Ukrayna-Rusya savaşı sırasında çekilen fotoğraflardan oluşan sergiyi de gezerek incelemelerde bulundu.

Belediye Başkanı Topaloğlu yaptığı açıklamada, Ukraynalıların Kemer’de misafir olduğunu belirterek, istedikleri zaman Kemer Belediyesi’ne ulaşabileceklerini söyledi.

Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşın en kısa sürede bitmesini temenni ettiklerine işaret eden Başkan Topaloğlu, “Savaştan en çok etkilenen her zaman olduğu gibi yine çocuklar oluyor. Ümidimiz bu savaşın en kısa sürede bitmesi ve her iki ülkenin de normale dönmesi. Hem Ukrayna hem de Rusya bizim için çok önemli. Ülkemizin iki ülkeyle de sosyal, kültürel ve ekonomik anlamda iyi ilişkileri var.  Ukrayna’dan gelen yetim çocukları Kemerimizde misafir etmekten dolayı mutluyuz. Ukraynalı yetim çocuklara destek olmaya devam edeceğiz.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tarihe Not Düşen 46 Dakika 46 Saniye. DEÜ’nün Deprem Belgeselinin Basın Gösterimi Yapıldı

Türkiye’yi yasa boğan Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından; yaşanan süreci ve Dokuz Eylül Üniversitesi’nin (DEÜ) bölgede yürüttüğü faaliyetleri konu alan ‘Asrın Felaketinde Asrın Dayanışması’ adlı belgeselin lansmanı gerçekleştirildi.

Depremde hayatını kaybeden vatandaşların ve DEÜ fertlerinin anısına ithaf edilen; zihinde kalıcı olması adına da Kahramanmaraş’ın plakası ile uyumlu olacak şekilde 46 dakika 46 saniye uzunlukta hazırlanan belgesel, üniversitenin resmi internet sayfasından ve YouTube’daki ‘DEUwebtv’ üzerinden izlenebilecek. Basın mensuplarının katıldığı toplantıda konuşan DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, “Yaşadığımız acının izlerini yüreklerimizde taşıyoruz. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın anısını yaşatmak ve bölgede fedakarca çalışan arkadaşlarımızı onurlandırmak amacıyla hazırladığımız belgeselin tarihe not düşeceğine de inanıyoruz” diye konuştu.

Türkiye’yi yasa boğan ve on binlerce vatandaşın hayatını kaybetmesine sebep olan Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından; yaşanan süreci ve Dokuz Eylül Üniversitesi’nin (DEÜ) bölgedeki hizmetlerini konu alan “Asrın Felaketinde Asrın Dayanışması” isimli belgeselin lansmanı, DEÜ Rektörlük Binası’nda düzenlendi. Depremde hayatını kaybeden vatandaşların ve DEÜ fertlerinin anısına ithaf edilen; zihinde kalıcı olması adına da Kahramanmaraş’ın plakası ile uyumlu olacak şekilde 46 dakika 46 saniye uzunlukta hazırlanan belgesel, basın mensuplarının katıldığı toplantıda kamuoyu ile paylaşıldı. Üniversitenin resmi internet sayfasından ve YouTube’daki ‘DEUwebtv’ üzerinden de izlenebilecek belgeselin önümüzdeki süreçte başka platformlarda da yayımlanması hedefleniyor. DEÜ Rektörlüğü Çatı Restoran’da gerçekleştirilen ve basın mensuplarının yoğun ilgi gösterdiği programda konuşan DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, büyük kayıplara neden olan felaketin ilk gününden itibaren bölgede, başta sağlık hizmeti olmak üzere arama kurtarma çalışmaları ile yer aldıklarını söyledi. Depremden etkilenen şehirlerde yaşayan vatandaşlara; ilk etapta sağlık hizmeti ve arama kurtarma çalışmaları ile ulaştıklarını belirten Rektör Hotar, devamında ise DEÜ ekipleri ile insani yardım, temiz içme suyu, barınma ve gıda desteğinde bulunduklarını kaydetti. Rektör Hotar, deprem bölgesinde aktif olarak hizmet veren 34 üniversite mensubunun duygularına da yer verildiği belgeselin hem zihinde kalıcı olması hem de arama kurtarma çalışmalarına saygı göstergesi adına Kahramanmaraş’ın plakasına uygun şekilde 46 dakika 46 saniye uzunlukta hazırlandığını belirtti.

ÜÇ BÖLÜMDEN OLUŞUYOR

Belgeselin ‘Bir şey yapmamız lazım’, ‘Yaralarımızı birlikte saracağız’ ve ‘Aynı çatı altında…’ başlıklı üç bölümden oluştuğunu açıklayan Rektör Hotar, arşiv görüntülerinin özgün bir metin doğrultusunda derlendiğini ifade etti. İzleyenlere deprem gerçeğini yansıtması adına böyle bir çalışma yürüttüklerini vurgulayan Rektör Hotar, “Hepimizi derinden üzen afette, örnek bir dayanışma sergileyen milletimizin bu yönüne vurgu yapmak için belgeselimize ‘Asrın Felaketinde Asrın Dayanışması’ adını verdik” dedi. Üniversite tarafından yürütülen faaliyetlerle ilgili detaylı bilgilere ve söz konusu faaliyetlerin yürütücüleri tarafından anlatımına dikkat çekildiği belgeselin özenle hazırlandığının altını çizen Rektör Hotar, “Belgeselin ‘Bir şey yapmamız lazım’ başlığını taşıyan ilk bölümde, depremin özellikle ilk günlerinde yürütülen faaliyetlere yer verdik. Uzun vadeli yardım faaliyetleri ve bilimsel çalışmaların anlatıldığı ikinci bölümde ise ‘Yaralarımızı birlikte saracağız’ diyerek yaşananları anlattık. Son bölümde ise üniversitemizin Seferihisar’daki Sosyal Tesislerinde misafir ettiğimiz vatandaşlarımızın duygularını ‘Aynı çatı altında…’ izleyiciye aktardık” ifadesinde bulundu.

DEÜ EVLATLARINI UNUTMADI!

Belgeselin hem vatandaşlara hem de depremden etkilenen illerde hayatını kaybeden 13 DEÜ öğrencisine ithaf edildiğini belirten Rektör Hotar, “Devletimizin imkanlarını sonuna kadar seferber ettiği bu zorlu süreçte bizler, DEÜ ailesi olarak farklı alanlarda elimizden geldiğince depremin yaralarını sarmaya çalıştık. Bölgeye ulaşan üniversite bünyesindeki ilk sağlık ekibi DEÜ oldu ve desteğimiz de halen devam ediyor. Belgeselimizi aramızdan ayrılan vatandaşlarımıza ve DEÜ’lü evlatlarımıza adadık. Şu anda belgeselimizi DEÜ’nün resmi internet sayfasından ve YouTube kanalı olan DEUwebtv üzerinden kamuoyu ile paylaştık. Önümüzdeki süreçte bu çalışmamamızı farklı platformlarda yayınlamayı da hedefliyoruz” dedi.

TEŞEKKÜR ETTİ

DEÜ’nün Türkiye’ye hizmet edecek sosyal projeleri geliştirmeye devam edeceğini aktaran Rektör Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu vesileyle deprem bölgesinde arama-kurtarma çalışmalarına katılan; sağlık hizmetlerinin sunulmasını ve yardımların ulaştırılmasını sağlayan büyük ailemizin fertlerine şükranlarımızı sunuyoruz. Depremin ardından bölgede bilimsel çalışmalar yürüten ve raporlar hazırlayan akademisyenlerimize; gönüllü olarak hizmet veren mesai arkadaşlarımıza ve öğrencilerimize de teşekkür etmek istiyoruz. Elbirliği yaptığımız bu süreçte devletimizin ilgili kurum ve kuruluşlarına; bölgeye yardım elini uzatan aziz milletimize minnettarız. DEÜ ailesi olarak depremde yitirdiğimiz vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet; yaralı vatandaşlarımıza da şifa diliyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

IATA, Hava Kargodaki Üç Önceliği Açıkladı: Sürdürülebilirlik, Dijitalleşme ve Güvenlik

Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), zorlu bir operasyon ortamında hava kargo endüstrisinin ivmesini sürdürmesini sağlamak için üç önceliğin altını çizdi. İstanbul’da süren 16. Dünya Kargo Sempozyumu’nda (WCS) belirlenen öncelikler şöyle:

• Sürdürülebilirlik

• Dijitalleşme

• Emniyet

IATA’nın Küresel Kargo Başkanı Brendan Sullivan şunları söyledi:  “Hava kargo sektörü, pandemiye ilk girdiğinde olduğundan farklı bir sektör. Gelirler, salgın öncesine göre daha yüksek. Verimler daha yüksek. Dünya tedarik zincirlerinin ne kadar kritik olduğunu öğrendi. Ve hava kargosunun havayollarının kâr hanesine katkısı her zamankinden daha belirgin. Yine de, iş döngüsü ve küresel olaylarla hâlâ bağlantılıyız. Dolayısıyla, Ukrayna’daki savaş, faiz oranları, döviz kurları ve istihdam artışı gibi kritik ekonomik faktörlerin nerede olduğu konusundaki belirsizlik, bugün endüstri için gerçek olan endişelerdir. Mevcut durumda ilerlerken, hava kargonun öncelikleri değişmedi, sürdürülebilirlik, dijitalleşme ve güvenliğe odaklanmaya devam etmemiz gerekiyor”

Sürdürülebilirlik 

Sürdürülebilirlik kritik bir öncelik Geçen Ekim ayında, 41. ICAO Meclisinde hükümetler, endüstrinin 2021’de kabul ettiği taahhüdüne uygun olarak, 2050’ye kadar net sıfır karbon emisyonuna ilişkin Uzun Vadeli Arzu Edilen Hedefi (LTAG) kabul etti. Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) bu hedefe ulaşmak için kritik öneme sahip, karbon azaltımının %65’i SAF’tan gelecek, ancak üretim seviyeleri zorlu olmaya devam ediyor. Bu noktada, IATA, üretim için hükümet teşvikleri çağrısında bulundu.

Sullivan bu konuda ise “SAF üretiliyor. Ve her bir damla kullanılıyor. Sorun, miktarların küçük olmasıdır. Çözüm, devlet politikası teşvikleridir. Üretimi teşvik ederek, 2030 yılına kadar 30 milyar litre SAF’nin kullanılabilir olduğunu görebiliriz. Bu, olmamız gereken yerden hâlâ çok uzak olacak. Ancak bu, uygun fiyatlarla bol miktarda SAF miktarına yönelik net sıfır hedefimize yönelik açık bir devrilme noktası olacaktır” dedi.

IATA, endüstrinin enerji geçişini desteklemek için çalıştığı diğer üç alanı da şöyle özetledi:

• Doğru ve standartlaştırılmış emisyon hesaplama metodolojisinin geliştirilmesi ve operasyonlardan kaynaklanan emisyonları hesaplamak için kesin bir araç olan CO2 Connect for Cargo’nun bu yılın sonlarında kullanıma sunulması yoluyla etkin karbon hesaplamalarını ve dengelemeyi desteklemek.

• IATA Çevresel Değerlendirmesini (IEnvA) havalimanlarına, kargo taşıma tesislerine, nakliye komisyoncularına ve rampa işleyicilerine genişletmek, sektörün ticari başarıyı artırmasına, sürdürülebilirlik eylemlerimize güven oluşturmasına ve sektörü olumlu yönde etkilemesine olanak tanır.

• Havayolları için ESG Metrics Guidance ile dolaşımdaki birçok metodolojiyi ortadan kaldırmak için çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) ile ilgili metrikler geliştirmek.

Dijitalleşme 

Hava kargonun verimliliğini sürekli iyileştirmesi gerekiyor. En büyük potansiyele sahip alan dijitalleşme. IATA bu noktada ise üç hedef belirledi:

• Ocak 2026’ya kadar ONE Record’un %100 havayolu kapasitesi. Bu girişim, nakliye belgeleri için kullanılan birçok veri standardını her sevkiyat için tek bir kayıtla değiştirecektir. Kargo Hizmetleri Konferansı, Pazar günü 1 Ocak 2026’ya kadar %100 havayolu kabiliyetine ulaşmak istediği konusunda anlaştı ve Kargo Danışma Konseyi bu vizyonu destekliyor.

• Küresel tedarik zincirini desteklemek için dijital standartların uygulanmasını sağlamak. Dünya genelinde sevk edilen zamana ve sıcaklığa duyarlı malların koşullarının kalitesini ve doğruluğunu izlemek için kullanılan izleme cihazları – IATA Etkileşimli Kargo yönergeleri – ile ilgili kılavuza son şekli verilmiştir.

• Giderek dijitalleşen gümrük, ticaretin kolaylaştırılması ve diğer devlet süreçlerine uyum ve destek sağlamak. Dijitalleşme, ticaretin kolaylaştırılmasına yönelik stratejilerin geliştirilmesinde, sınırlardaki operasyonel engellerin azaltılmasında ve mal akışının güvenli bir şekilde yönetilmesinde önemli bir rol oynuyor.

Güvenlik

Sürdürülebilirlik ve verimliliğin yanında güvenlik de var. Hava kargo gündeminde lityum piller hakim olmaya devam ediyor. Çok şey yapıldı. Ama dürüst olmak gerekirse, bu hala yeterli değil.

IATA, hava kargosu için üç güvenlik önceliği de belirledi:

• Sahte nakliyecileri durdurmak, Sivil havacılık yetkilileri, kargo veya posta gönderilerinde lityum pil beyan etmeyen nakliyecilere karşı güçlü önlemler almalıdır.

• Lityum pil içeren yangına dayanıklı hava taşıtı konteynırları için bir test standardının geliştirilmesinin hızlandırılması.

• 1 Ocak 2025’ten itibaren yürürlüğe giren tüm lityum pille çalışan araçları tanımlayan tek standardın hükümetler tarafından tanınmasının sağlanması.

Hava Kargonun Değeri

Sullivan son olarak “Hava kargo kritik öneme sahip bir sektör. Dünyadaki insanlar için daha iyi bir gelecek inşa etmeye yardımcı olur. hayat kurtaran, ihtiyacı olanlara yardım ve yardım sağlayan bir endüstridir. Sektör, Suriye ve Türkiye’deki depremlerden etkilenenlere destek için seferber oldu. Sullivan, hava kargosunun ihtiyaç sahiplerine destek sağlamanın güvenilir ve verimli bir yolu olmaya devam etmesini sağlamak için birlikte çalışmak, aynı zamanda küresel tedarik zincirlerimizi güçlendirmek ve ekonomilerimizin sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunmak çok önemlidir” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Merck Türkiye’de 2 Yeni Atama

“Her çalışan bir yetenektir” prensibiyle hareket eden Merck’te, Türkiye ekibi  içinden iki yeni atama gerçekleşti. 

Merck Türkiye’de, yetenek yönetimine ve gelişimine öncelik verme taahhüdünün bir parçası olarak ekip içinden iki yeni atama gerçekleşti.  Onkoloji İş Birimi Direktörü olarak görev yapan Aydan Dinçer’in global atamasını takiben, Fertilite Terapötik Alan Direktörü Esra Onsun Bilgi, Onkoloji Terapötik Alan Direktörlüğü’ne atanarak yerini 2011 yılından bu yana Merck Fertilite ekibinde görev yapan Süleyman Bozoğlu’na bıraktı.

Esra Onsun Bilgi

2010 yılından bu yana Merck bünyesinde görev yapan Fertilite Terapötik Alan Direktörü Esra Onsun Bilgi, Onkoloji Terapötik Alan Direktörlüğü pozisyonunu üstlendi.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde lisans ve MBA yüksek lisans eğitimlerini tamamlayan Bilgi, birçok global firmada çalıştıktan sonra 2010’da Merck’teki kariyerine başladı. Fertilite alanında sırasıyla Ürün Müdürlüğü, Pazarlama Müdürlüğü, Kıtalararası Bölge Pazarlama Müdürlüğü ve Pazarlama & Satış Müdürlüğü görevlerini başarıyla yürüttü. 2018’den itibaren Fertilite Terapötik Alan Direktörlüğü’ne atanan Bilgi, ekibiyle birlikte Türkiye’nin Fertilite alanında bölgesel ve global Eğitim Merkezi olması için başarılı çalışmalar gerçekleştirdi. 

Süleyman Bozoğlu  

2011 yılında Merck Türkiye’ye katılan ve 2021’den bu yana Fertilite Satış Müdürlüğü yapan Süleyman Bozoğlu, Fertilite Terapötik Alan Direktörlüğü görevine atandı. 

Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü’nde lisans, Bahçeşehir Üniversitesi’nde MBA yüksek lisans eğitimini tamamlayan Süleyman Bozoğlu, Merck’te Ürün Tanıtım Uzmanlığı, Ürün Müdürlüğü, Pazarlama Müdürlüğü ve son olarak Fertilite Satış Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Fertilite global ekibinde kısa dönem görevlendirmeleri başarıyla yerine getirdi. Bozoğlu, Merck Türkiye Fertilite Ekibiyle birlikte, yerel ve bölgesel birçok stratejik projenin hayata geçirilmesine katkıda bulundu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı